زانک نفع نان در آن نان داد اوست ** بدهدت آن نفع بی توسیط پوست
Çünkü ekmekteki fayda ve lezzet, Allah ihsanıdır. Dilerse sana o faydalı kabuğu, yani ekmeği vasıta etmeksizin de verir.
ذوق پنهان نقش نان چون سفرهایست ** نان بی سفره ولی را بهرهایست
Ekmeğin sureti, ekmekteki faydaya, zevk ve lezzete bir sofradır. Fakat sofrasız ekmek yemek, velinin harcıdır.
رزق جانی کی بری با سعی و جست ** جز به عدل شیخ کو داود تست
Can rızkını senin Davud’un olan şeyhin himmeti olmadıkça nasıl olur da çalışıp çabalamayla elde edebilirsin?
نفس چون با شیخ بیند کام تو ** از بن دندان شود او رام تو2545
Nefis şeyhle adım attığını, ona uyduğunu görürse zorla sana râm olur.
صاحب آن گاو رام آنگاه شد ** کز دم داود او آگاه شد
Öküz sahibi de Davud’un sözünü anlayınca râm oldu.
عقل گاهی غالب آید در شکار ** برسگ نفست که باشد شیخ یار
Şeyh sana dost oldu mu avda aklın, köpek nefse galip olur.
نفس اژدرهاست با صد زور و فن ** روی شیخ او را زمرد دیده کن
Nefis, yüzlerce hile, Hud’a sahibi bir ejderhadır. Fakat şeyhin yüzü, o ejderhanın gözüne karşı tutulan bir zümrüttür.
گر تو صاحب گاو را خواهی زبون ** چون خران سیخش کن آن سو ای حرون
Öküz sahibini zebun etmek istersen onu eşekler gibi bizle, o tarafa sür be hoyrat adam!
چون به نزدیک ولی الله شود ** آن زبان صد گزش کوته شود2550
Nefis, Allah velisine, yaklaşırsa dili yüz arşın kısalır.
صد زبان و هر زبانش صد لغت ** زرق و دستانش نیاید در صفت
Onun yüz dili vardır, her dilinde yüz lûgat, hilesi, riyası anlatılamaz ki!
مدعی گاو نفس آمد فصیح ** صد هزاران حجت آرد ناصحیح
Öküz nefsi dâva eden fasih sözler söyledi, yüz binlerce doğru olmayan delil getirdi.
شهر را بفریبد الا شاه را ** ره نتاند زد شه آگاه را
Bütün şehri kandırdı, yalnız padişahı kandıramadı, o her şeyi bilen padişahın yolunu vuramadı!
نفس را تسبیح و مصحف در یمین ** خنجر و شمشیر اندر آستین
Nefsin sağ elinde tespih ve Kur’an vardır ama yerinde de hançer ve kılıç gizlidir.
مصحف و سالوس او باور مکن ** خویش با او همسر و همسر مکن2555
Onun mushafına, onun riyasına kanma… Kendini onunla sırdaş, haldaş yapma!
سوی حوضت آورد بهر وضو ** واندر اندازد ترا در قعر او
Seni aptes al diye havuzun kenarına getirir de havuza, suyun ta dibine atıverir!
عقل نورانی و نیکو طالبست ** نفس ظلمانی برو چون غالبست
Akıl, nuranî ve iyi bir hak ve hakikat arayıcısıyken neden zulmanî nefis ona galip oluyor.
زانک او در خانه عقل تو غریب ** بر در خود سگ بود شیر مهیب
Neden mi? Nefis, kendi evinde, kendi yurdunda… Akılsa garip! Köpek bile kapısında korkunç bir aslan kesilir!
باش تا شیران سوی بیشه روند ** وین سگان کور آنجا بگروند
Hele sabret, aslanlar ormana gitsinler. Bu kör köpekler, o vakit onlara inanırlar.
مکر نفس و تن نداند عام شهر ** او نگردد جز بوحی القلب قهر2560
Şehirli, nefsin hilesini, tenin düzenini ne bilsin? O ancak kalbe gelen vahiyle kahredilebilir.
هر که جنس اوست یار او شود ** جز مگر داود کان شیخت بود
Kim onun cinsiyse ona dost olur. Ancak şeyhin olan Davut müstesna!
کو مبدل گشت و جنس تن نماند ** هر که را حق در مقام دل نشاند
Çünkü o varlığını tebdil etmiştir. Allah, kimi gönül makamına vasıl ederse o kişide ten cinsiyeti kalmaz.
خلق جمله علتیاند از کمین ** یار علت میشود علت یقین
Halk, umumiyetle bu cihan içinde illetlidir. İllet, şüphe yok ki illete dosttur.
هر خسی دعوی داودی کند ** هر که بی تمییز کف در وی زند
Her aşağılık kişi Davutluk dâvasına kalkışır. Anlamayan kişiler de ona yapışır.
از صیادی بشنود آواز طیر ** مرغ ابله میکند آن سوی سیر2565
Ahmak kuş, avcıdan kuş sesi duyar da o tarafa uçar gider.
نقد را از نقل نشناسد غویست ** هین ازو بگریز اگر چه معنویست
Davut olmadığı halde Davutluk dâvasına kalkışan, kendi malı olan şeyle başkasından naklettiği şeyi ayırt edemez, sapıktır o kişi. Kendine gel de manevi bir adam bile olsa kaç ondan!