-
چون به قعر خوی خود اندر رسی ** پس بدانی کز تو بود آن ناکسی
- Ahlâkının künhüne erişir, hakikatini anlarsan o adam olmamazlığın senden olduğunu bilirsin.
-
شیر را در قعر پیدا شد که بود ** نقش او آن کش دگر کس مینمود 1325
- Aslan; başka bir aslan gibi görünen şeklin, kendi aksinden ibaret olduğu kuyu dibinde zahir oldu.
-
هر که دندان ضعیفی میکند ** کار آن شیر غلط بین میکند
- Bir zayıfın dişini söken, o ters gören aslanın işini işlemektedir.
-
ای بدیده عکس بد بر روی عم ** بد نه عم است آن تویی از خود مرم
- Ey başkasının yüzünde kötü bir ben gören! Gördüğün kendi beninin aksidir, ondan nefret etme!
-
مومنان آیینهی همدیگرند ** این خبر میاز پیمبر آورند
- “Müminler birbirinin aynasıdır.” Bu haberi Peygamber’den rivayet etmediler mi?
-
پیش چشمت داشتی شیشهی کبود ** ز آن سبب عالم کبودت مینمود
- Gözünün önüne gök renkli bir cam koymuşsun, o sebepten âlem sana gök görünüyor.
-
گر نه کوری این کبودی دان ز خویش ** خویش را بد گو، مگو کس را تو بیش 1330
- Kör değilsen bu körlüğü kendinden bil. Kendine kötü de, başkasına deme!
-
مومن ار ینظر بنور الله نبود ** غیب مومن را برهنه چون نمود
- Eğer mümin, Tanrı nuruyla bakmamış olaydı; gaip mümine bütün çıplaklığıyla nasıl görünürdü?
-
چون که تو ینظر بنار الله بدی ** در بدی از نیکویی غافل شدی
- Fakat sen Tanrı nuruyla değil, Tanrı ateşiyle baktığından kötülükte kaldın, iyilikten gafil oldun;
-
اندک اندک آب بر آتش بزن ** تا شود نار تو نور ای بو الحزن
- Ey gama, kedere dalmış adam! Azar azar ateşe nur serp ki ateşin nura dönsün.