-
چون که عقل تو عقیلهی مردم است ** آن نه عقل است آن که مار و کژدم است
- Aklın, insanlara ayak kösteği olunca o akıl, akıl değildir, yılan ve akreptir.
-
خصم ظلم و مکر تو الله باد ** فضل و عقل تو ز ما کوتاه باد 2330
- Senin hile ve zulmünün hasmı Allah olsun; hile elin bize uzanmasın!
-
هم تو ماری هم فسونگر ای عجب ** مارگیر و ماری ای ننگ عرب
- Ne şaşılacak şey ki sen hem yılansın, hem afsuncu... Ey Arap, sen yılansın, hem de çirkin yılan!
-
زاغ اگر زشتی خود بشناختی ** همچو برف از درد و غم بگداختی
- Eğer karga kendi çirkinliğini anlasaydı, derdinden kar gibi erirdi.
-
مرد افسونگر بخواند چون عدو ** او فسون بر مار و مار افسون بر او
- Afsuncu düşman gibi, yılana afsun okur, yılan da onu afsunlar.
-
گر نبودی دام او افسون مار ** کی فسون مار را گشتی شکار
- Yılanın afsunu, yılancıya tuzak olmasaydı yılanın afsununa aldanır, onunla meşgul olur muydu?
-
مرد افسونگر ز حرص کسب و کار ** در نیابد آن زمان افسون مار 2335
- Afsuncu, kazanç hırsına düşünce yılanın kendisini afsunladığını anlamaz.
-
مار گوید ای فسونگر هین و هین ** آن خود دیدی فسون من ببین
- Yılan “ Ey afsuncu, kendine gel. Kendi hünerini gördün, bir de benim afsunumu gör!
-
تو به نام حق فریبی مر مرا ** تا کنی رسوای شور و شر مرا
- Sen beni Hak’kın adıyla afsunladın, bu suretle de beni halka rüsvay etmek istedin.
-
نام حقم بست نه آن رای تو ** نام حق را دام کردی وای تو
- Beni Hak’kın adı bağladı, senin tedbirin değil. Hakk’ın adını tuzak yaptın, yazıklar olsun sana!