-
گر خمش کردی و گرنه آن کنم ** که همین دم ترک خان و مان کنم
- Susacaksan ne âlâ; yoksa öyle bir iş yaparım ki şu anda hemen kalkar, evimi, barkımı bırakır, giderim.”
-
مراعات کردن زن شوهر را و استغفار کردن از گفتهی خویش
- Kadının yola gelip söylediklerinden istiğfar eylemesi
-
زن چو دید او را که تند و توسن است ** گشت گریان گریه خود دام زن است
- Kadın onu titiz ve hiddetli görünce ağlamaya başladı. Zaten ağlamak, kadının tuzağıdır.
-
گفت از تو کی چنین پنداشتم ** از تو من اومید دیگر داشتم 2395
- “Ben, senden bunu mu umardım? Senden başka ümidim vardı” dedi.
-
زن در آمد از طریق نیستی ** گفت من خاک شمایم نه ستی
- Kadın yokluk yoluna girip dedi ki: “Ben senin karın değil, ayağının toprağıyım.
-
جسم و جان و هر چه هستم آن تست ** حکم و فرمان جملگی فرمان تست
- Cismim, canım, nem varsa senindir; hüküm de senin, ferman da!
-
گر ز درویشی دلم از صبر جست ** بهر خویشم نیست آن بهر تو است
- Yoksulluk yüzünden sabrım tükendiyse bu da kendim için değil, senin için.
-
تو مرا در دردها بودی دوا ** من نمیخواهم که باشی بینوا
- Sen, bana dertli zamanlarda deva oldun; muhtaç olmanı istemiyorum.
-
جان تو کز بهر خویشم نیست این ** از برای تستم این ناله و حنین 2400
- Canın için, bu kendim için değil. Bu ağlayış bu inleyiş hep senin için.
-
خویش من و الله که بهر خویش تو ** هر نفس خواهد که میرد پیش تو
- Ben, Tanrı hakkı için varlığımı her nefeste huzurunda feda etmek isterim.
-
کاش جانت کش روان من فدی ** از ضمیر جان من واقف بدی
- Canım sana kurban olsun... Ne olurdu ruhun bana vâkıf olsaydı.