خود چه باشد گوهر آب کوثر است ** قطرهای زین است کاصل گوهر است
Cevher dediğin de nedir ki... Bu su Kevser suyudur. İncinin aslı, bunun bir katrasıdır” diyordu.
از دعاهای زن و زاری او ** وز غم مرد و گرانباری او 2735
Kadının ağlayıp yalvarması; erkeğin derdi ve ağır yükü bereketiyle,
سالم از دزدان و از آسیب سنگ ** برد تا دار الخلافه بیدرنگ
Arap, testiyi hırsızlara kaptırmadan, taşla kırdırmadan durup dinlenmeksizin ta Hilâfet Şehrine kadar götürdü.
دید درگاهی پر از انعامها ** اهل حاجت گستریده دامها
Orada bir tapu gördü ki nimetlerle dolu. Haceti olanlar oraya tuzaklarını yaymışlar?
دم به دم هر سوی صاحب حاجتی ** یافته ز آن در عطا و خلعتی
Zaman, zaman her tarafta bir haceti olan o tapudan ihsana nail olmuş, hil’atler elde etmiş.
بهر گبر و مومن و زیبا و زشت ** همچو خورشید و مطر نی چون بهشت
O kapı; kâfire, Müslüman’a, güzele, çirkine güneş gibi… Hattâ cennet gibi.
دید قومی در نظر آراسته ** قوم دیگر منتظر برخاسته 2740
Bir bölük halk gördü, huzurda bezenmiş duruyor. Bir bölük halk gördü ayakta, hizmet bekliyor.
خاص و عامه از سلیمان تا به مور ** زنده گشته چون جهان از نفخ صور
Süleyman’dan karıncaya kadar herkes, neşe içinde... Hepsi Sûr üfürülmüş te dirilmiş canlar gibi.
اهل صورت در جواهر بافته ** اهل معنی بحر معنی یافته
Görünüşe aldananlar, cevherlere gark olmuşlar... İç yüzüne ehemmiyet verenler, mâna denizini bulmuşlar.
آن که بیهمت چه با همت شده ** و آن که با همت چه با نعمت شده
Himmetsizler, himmete erişmiş... Himmet sahipleri nimete erişmiş!
در بیان آن که چنان که گدا عاشق کرم است و عاشق کریم، کرم کریم هم عاشق گداست اگر گدا را صبر بیش بود کریم بر در او آید و اگر کریم را صبر بیش بود گدا بر در او آید اما صبر گدا کمال گداست و صبر کریم نقصان اوست
Yoksul, nasıl ihsana ve ihsan sahibine âşıksa ihsan sahibi de yoksula âşıktır. Yoksulun sabrı çoksa ihsan sahibi onun kapısına gelir. İhsan sahibinin sabrı fazlaysa yoksul, onun kapısına varır. Fakat yoksulun sabrı, kemalidir, ihsan sahibinin sabrı ise noksanı