English    Türkçe    فارسی   

1
2906-2915

  • لطف سبزه جزو لطف گل بود ** بانگ قمری جزو آن بلبل بود
  • Yeşilliğin letafeti güldeki güldeki letafetin (itibari olarak) cüz’ü olduğu gibi kumrunun sesi de (yine itibari olarak) bülbül nağmesinin bir cüz’üdür.
  • گر شوم مشغول اشکال و جواب ** تشنگان را کی توانم داد آب‌‌
  • Eğer bu husustaki müşkül şeyleri anlatmaya, onlara cevap vermeye koyulsam susamışlara ne vakit su vereceğim?
  • گر تو اشکالی به کلی و حرج ** صبر کن الصبر مفتاح الفرج‌‌
  • Eğer sen, burada müşkül vaziyete düştüysen sabret. Sabır, gamdan kurtulmak için anahtardır.
  • احتما کن احتما ز اندیشه‌‌ها ** فکر شیر و گور و دلها بیشه‌‌ها
  • Sakın, endişelerden sakın! Fikir aslan ve yaban eşeğidir, gönüller de ormanlıklar.
  • احتماها بر دواها سرور است ** ز آن که خاریدن فزونی گر است‌‌ 2910
  • Perhizler, ilâçların başıdır. Çünkü kaşınma, uyuzluğu arttırır.
  • احتما اصل دوا آمد یقین ** احتما کن قوت جان را ببین‌‌
  • Perhiz, şüphe yok ki ilâcın aslıdır. Düşüncelerden perhiz et de can kuvvetini gör!
  • قابل این گفته‌‌ها شو گوش‌‌وار ** تا که از زر سازمت من گوشوار
  • Sen, kulak gibi bu sözlere kabiliyet kazan da sana altından küpe takayım.
  • حلقه در گوش مه زرگر شوی ** تا به ماه و تا ثریا بر شوی‌‌
  • Küpe de ne? Altın madeni olursun Aya, Süreyya’ya kadar yükselirsin.
  • اولا بشنو که خلق مختلف ** مختلف جانند از یا تا الف‌‌
  • Önce şunu duy ki bu muhtelif halkın canları da “elif”ten “ya” ya kadar olan harfler gibi muhteliftir.
  • در حروف مختلف شور و شکی است ** گر چه از یک رو ز سر تا پا یکی است‌‌ 2915
  • Bir yüzden baştan ayağa kadar hepsi birse de yine muhtelif harflerde birbirlerine benzerlik yoktur.