-
فقر و رنجوری به استت ای سند ** کان تبسم دام خود را بر کند
- Ey Kadri yüce kişi! Sana yoksulluk ve hastalık iyidir. Çünkü o gülümseme nihayet tuzağını kurar, seni düşürür!
-
امتحان کردن شیر گرگ را و گفتن که پیش آی ای گرگ بخش کن صیدها را میان ما
- Aslanın kurdu imtihan ederek “ Kurt, huzuruma gel, bu avları aramızda payet “ demesi
-
گفت شیر ای گرگ این را بخش کن ** معدلت را نو کن ای گرگ کهن
- Aslan “Bunları payet. Ey koca kurt, adaleti tazele!
-
نایب من باش در قسمتگری ** تا پدید آید که تو چه گوهری
- Pay etmede benim vekilim ol da ne mahiyettesin, meydana çıksın” dedi.
-
گفت ای شه گاو وحشی بخش تست ** آن بزرگ و تو بزرگ و زفت و چست
- Kurt “Padişahım, yaban öküzü senin payın. O büyük, sen de büyük, iri ve çeviksin.
-
بز مرا که بز میانه ست و وسط ** روبها خرگوش بستان بیغلط 3045
- Keçi orta boyda, orta irilikte, onun için benim. Tilki, sen de tavşanı al. Tavşan tam sana münasip” dedi.
-
شیر گفت ای گرگ چون گفتی بگو ** چون که من باشم تو گویی ما و تو
- Aslan dedi ki: “Ey kurt, hele bir daha söyle, ne dedin? Ben varken sen pay istiyorsun ha!
-
گرگ خود چه سگ بود کاو خویش دید ** پیش چون من شیر بیمثل و ندید
- Kurt, ne köpek oluyor ki benim gibi misli, naziri bulunmayan bir aslanın huzurunda kendisini görüyor, varım sanıyor!
-
گفت پیش آ ای خری کاو خود بدید ** پیشش آمد پنجه زد او را درید
- Kendini beğenen eşek, ileri gel!” Kurt ileri gelince bir pençe vurup onu parçaladı.
-
چون ندیدش مغز و تدبیر رشید ** در سیاست پوستش از سر کشید
- Onda akıl ve isabetli bir tedbir görmeyince cezasını verip derisini yüzdü.
-
گفت چون دید منت از خود نبرد ** این چنین جان را بباید زار مرد 3050
- Mademki beni görmek, seni kendinden geçirmedi, huzurumda yok olmadın. Böyle cana inleyerek ölmek gerek.