-
زخم نیش اما چو از هستی تست ** غم قوی باشد نگردد درد سست 3250
- Bu da arı sokmasıdır ama kendi varlığından, senden meydana gelmedir. Böyle olunca da gam kuvvetlenir, illet bir türlü geçmez.
-
شرح این از سینه بیرون میجهد ** لیک میترسم که نومیدی دهد
- İçimden bunu açmak, iyice anlatmak geliyor ama ümitsizlik verir diye korkuyorum.
-
نی مشو نومید و خود را شاد کن ** پیش آن فریادرس فریاد کن
- Hayır , ümitsizlenme, sevin o feryada erişen Tanrı’ya feryat et!
-
کای محب عفو از ما عفو کن ** ای طبیب رنج ناسور کهن
- Ey affetmeyi seven Tanrı, bizi affet! Ey eskimiş nasır illetinin bile hekimi, bizi bağışla!
-
عکس حکمت آن شقی را یاوه کرد ** خود مبین تا بر نیارد از تو گرد
- Hikmetin gönlüne aksetmesi o kötüyü yoldan çıkardı. Sen de kendini görme ki bu görüş senden toz kaldırmasın.
-
ای برادر بر تو حکمت جاریه ست ** آن ز ابدال است و بر تو عاریه ست 3255
- Kardeş sana akıp duran hikmet “ Tanrı Abdâli’ndendir, sana âriyettir.
-
گر چه در خود خانه نوری یافته ست ** آن ز همسایهی منور تافته ست
- O kendisinde bir nur bulmuştur ama o nur, padişahların eşiğinden vurmuştur.
-
شکر کن غره مشو بینی مکن ** گوش دار و هیچ خود بینی مکن
- Şükret, mağrur olma, ululanma, kulak as ve hiç kendini görme.
-
صد دریغ و درد کاین عاریتی ** امتان را دور کرد از امتی
- Yüz binlerce ah ki bu âriyet hal, ümmetleri ümmetlikten uzaklaştırdı.
-
من غلام آن که او در هر رباط ** خویش را واصل نداند بر سماط
- Kendisini, her konakta sofra başına varacak sanmayan kişiye kul olayım.