ناامیدی را خدا گردن زده است ** چون گنه مانند طاعت آمده ست
Tanrı ümitsizliğin boynunu vurmuştur. Çünkü günah ve suç ibadet olmuştur.
چون مبدل میکند او سیئات ** طاعتیاش میکند رغم وشات
Çünkü Tanrı, şeytanların rahmine suçları ibadete, sevaba tebdil eder.
زین شود مرجوم شیطان رجیم ** و ز حسد او بطرقد گردد دو نیم
Bundan dolayı Şeytan, taşlanır; hasedinden çatlar, iki parça olur.
او بکوشد تا گناهی پرورد ** ز آن گنه ما را به چاهی آورد
Şeytan bir günah meydana getirmek ve onunla bizi bir kuyuya düşürmek ister.
چون ببیند کان گنه شد طاعتی ** گردد او را نامبارک ساعتی3840
“ O günahın ibadet olduğunu gördü mü?” işte o an, Şeytan’a yomsuz bir andır.
اندر آ من در گشادم مر ترا ** تف زدی و تحفه دادم مر ترا
Beri gel; ben, sana kapı açtım; sen benim yüzüme tükürdün, bense sana armağan sundum.
مر جفاگر را چنینها میدهم ** پیش پای چپ چه سان سر مینهم
Cefa edene bile böyle muamelede bulunur, aleyhime ayak atanların ayağına bile bu çeşit baş korsam,
پس وفاگر را چه بخشم تو بدان ** گنجها و ملکهای جاودان
Vefa edene ne bağışlarım? Anla! Cennetlerde ebedî mülkler ihsan ederim
گفتن پیغامبر علیه السلام به گوش رکابدار امیر المؤمنین علی علیه السلام که کشتن علی بر دست تو خواهد بودن خبرت کردم
Peygamber Aleyhisselâm’ın Emîr-ül Müminîn Ali –Kerremallâhu Vechehu- nun seyisinin kulağına “Ali’nin şahadeti senin elinle olacak, sana haber veriyorum” demesi
من چنان مردم که بر خونی خویش ** نوش لطف من نشد در قهر نیش
Ben öyle bir erim ki kanlıma, katilime bile lûtuf şerbetim, kahır zehri olmadı.
گفت پیغمبر به گوش چاکرم ** کاو برد روزی ز گردن این سرم3845
Peygamber, hizmetkârımın kulağına, bu başımı boynumdan onun ayıracağını söyledi.