چار پا را قدر طاقت بار نه ** بر ضعیفان قدر قوت کار نه
Hayvana takati derecesinde yük yüklet. Zayıflara iktidarları nispetinde iş havale et!
دانهی هر مرغ اندازهی وی است ** طعمهی هر مرغ انجیری کی است580
Her kuşun yiyeceği lokma, kendine göredir. Nasıl olur da her kuş bir inciri (bütün olarak) yutabilir?
طفل را گر نان دهی بر جای شیر ** طفل مسکین را از آن نان مرده گیر
Çocuğa süt yerine ekmek verirsen zavallı yavruyu o ekmek yüzünden öldü bil!
چون که دندانها بر آرد بعد از آن ** هم بخود گردد دلش جویای نان
Ondan sonra dişleri çıkınca kendi kendine onun içi ekmek ister.
مرغ پر نارسته چون پران شود ** لقمهی هر گربهی دران شود
Henüz kanadı çıkmayan kuş uçmaya kalkışırsa her yırtıcı kedinin lokması olur.
چون بر آرد پر بپرد او به خود ** بیتکلف بیصفیر نیک و بد
Ama kanatlanınca o kendisinden teklifsizce, iyi ve kötü ıslık olmaksızın uçar.
دیو را نطق تو خامش میکند ** گوش ما را گفت تو هش میکند585
Senin sözün Şeytan’ı susturur, senin lütuf ve keremin, bizim kulağımıza akıl ve fehim verir.
گوش ما هوش است چون گویا تویی ** خشک ما بحر است چون دریا تویی
Söyleyen, sen olunca kulağımız, tamam akıldan ibarettir. Mademki deniz sensin, kurumuz da denizdir!
با تو ما را خاک بهتر از فلک ** ای سماک از تو منور تا سمک
Ey (sekizinci gökteki) Simak burcundan (denizin dibindeki) balığa kadar her şey, kendisinden nurlanmış olan! Seninle olunca yer, bize gökten daha iyidir.
بیتو ما را بر فلک تاریکی است ** با تو ای ماه این فلک باری کی است
Sensiz, biz göğün tâ üstünde bile karanlık içindeyiz. Ey ay! Gayrı bu felek, nedir ki seninle mukayese edilebilsin?