-
مغز این مسکین ز سودای دراز ** وز ریاضت گشت فاسد چون پیاز
- Bu yoksulun beyni başa çıkmaz sevdalarla, sonu gelmez riyazatlarla soğan gibi çürümüş kokmuş!” diyorlardı.
-
او عجب میماند یا رب حال چیست ** خلق را این پرده و اضلال چیست
- Dekukî şaşıp kalıyor, “Yarabbi bu ne hal? Halka bu perde, bu sapıklık neden geliyor ki?
-
خلق گوناگون با صد رای و عقل ** یک قدم آن سو نمیآرند نقل
- Çeşit çeşit adamlar, yüzlerce akla, yüzlerce tedbire sahip oldukları halde o tarafa bir adım olsun atamıyorlar.
-
عاقلان و زیرکانشان ز اتفاق ** گشته منکر زین چنین باغی و عاق
- Akılları, fikirleri de hep birden inkâra düşmüşler. Onların bu azgınlığına, bu isyanına bakıyorum da şüpheleniyorum…
-
یا منم دیوانه و خیره شده ** دیو چیزی مرا مرا بر سر زده 2025
- Yoksa ben mi çıldırdım, ben mi sersem oldum? Şeytan, benim kafama mı bir şey vurdu?
-
چشم میمالم بهر لحظه که من ** خواب میبینم خیال اندر زمن
- Her an gözlerimi ovup duruyorum, bu cihanda rüya mı görüp durmaktayım yoksa?
-
خواب چه بود بر درختان میروم ** میوههاشان میخورم چون نگروم
- Fakat bu nasıl rüya olur? İşte ağaçlara doğru gidiyorum, meyvelerini yiyorum. Buna nasıl inanmayayım?
-
باز چون من بنگرم در منکران ** که همیگیرند زین بستان کران
- Sonra yine münkirlere bakıyorum; görüyorum ki bu bahçeden haberleri bile yok.
-
با کمال احتیاج و افتقار ** ز آرزوی نیم غوره جانسپار
- Son derece iştiyaka düşmüşler, fevkalâde ihtiyaçlarından bir yarım koruk için can veriyorlar.
-
ز اشتیاق و حرص یک برگ درخت ** میزنند این بینوایان آه سخت 2030
- Bu yoksullar, açlıklarından bir yaprak için ah edip duruyorlar!