-
گرچه حافظ باشد و چست و فقیه ** چشمروشن به وگر باشد سفیه
- Hafız, akıllı ve fakih olsa bile körün imamlığı hoş değil. Sersem ve suçlu olsa bile gözü açık imam bu çeşit körden iyidir.
-
کور را پرهیز نبود از قذر ** چشم باشد اصل پرهیز و حذر
- Kör, pisliklerden çekinemez. Çekinmenin asıl sebebi, asıl vesilesi gözdür.
-
او پلیدی را نبیند در عبور ** هیچ مومن را مبادا چشم کور 2090
- Kör yolda yürürken pisliği göremez. Dilerim, hiçbir müminin gözü kör olmasın.
-
کور ظاهر در نجاسهی ظاهرست ** کور باطن در نجاسات سرست
- Zahiri kör, görünen necasetlere bulaşır. Fakat can gözü kör olan kişi gizli olan, görünmeyen pisliklere bulaşır.
-
این نجاسهی ظاهر از آبی رود ** آن نجاسهی باطن افزون میشود
- Bu görünen pislik bir parça suyla arınır, fakat içte olan pislik, artıkça artar.
-
جز بب چشم نتوان شستن آن ** چون نجاسات بواطن شد عیان
- İçteki pislikler anlaşıldı mı gözyaşından başka bir şeyle temizlenemez.
-
چون نجس خواندست کافر را خدا ** آن نجاست نیست بر ظاهر ورا
- Allah, kâfire “Pis murdar” demiştir. Bu pislik, bu murdarlık, onun dışında değildir.
-
ظاهر کافر ملوث نیست زین ** آن نجاست هست در اخلاق و دین 2095
- Kâfirin dışı, pisliklere bulaşmıştır. Pislik onun huyundadır, dinindedir.
-
این نجاست بویش آید بیست گام ** و آن نجاست بویش از ری تا بشام
- Zahiri pisliğin kokusu yirmi adımlık yerden gelir, bâtıni pisliğin kokusuysa Rey’den tut da Şam’a kadar gider!
-
بلک بویش آسمانها بر رود ** بر دماغ حور و رضوان بر شود
- Hatta göklere çıkar, hurilerle Rıdvan’ın burunlarını doldurur!