-
گفت عیسی که به ذات پاک حق ** مبدع تن خالق جان در سبق
- İsa dedi ki: “Teni eşsiz örneksiz yaratan, canı ezelden halk eden Allah’ın tertemiz zatına ant olsun…
-
حرمت ذات و صفات پاک او ** که بود گردون گریبانچاک او
- Onun pak zatiyle sıfatları hakkı için… Felek bile yenini, yakasını yırtmış, ona âşık olmuştur.
-
کان فسون و اسم اعظم را که من ** بر کر و بر کور خواندم شد حسن 2585
- O afsunu, o İsm-i Âzam’ı köre okudum, gözleri açıldı; sağıra okudum, kulakları duydu.
-
بر که سنگین بخواندم شد شکاف ** خرقه را بدرید بر خود تا بناف
- Taş gibi dağa okudum, yarıldı göbeğine kadar hırkasını yırttı!
-
برتن مرده بخواندم گشت حی ** بر سر لاشی بخواندم گشت شی
- Ölüye okudum dirildi. Hiçbir şey olmayan, vücudu bulunmayan şeye okudum, meydana geldi, bir şey oldu!
-
خواندم آن را بر دل احمق بود ** صد هزاران بار و درمانی نشد
- Fakat ahmağın gönlüne yüz binlerce kere okudum, fayda vermedi.
-
سنگ خارا گشت و زان خو بر نگشت ** ریگ شد کز وی نروید هیچ کشت
- Mermer bir kaya kesildi, ona tesir bile etmedi. Âdeta kuma döndü, ondan bir şey bitmesine imkân yok!”
-
گفت حکمت چیست کنجا اسم حق ** سود کرد اینجا نبود آن را سبق 2590
- Adam, “Allah adının köre, sağıra ölüye tesir edip de ahmağa tesir ermemesinin hikmeti ne?
-
آن همان رنجست و این رنجی چرا ** او نشد این را و آن را شد دوا
- Onlar da illet, bu da illet... Neden onlara tesir ediyor da buna tesir etmiyor?” dedi.
-
گفت رنج احمقی قهر خداست ** رنج و کوری نیست قهر آن ابتلاست
- İsa dedi ki. “Ahmaklık, Allah kahrıdır. Hastalık, körlük, kahır değildir, bir iptilâdır.