گوید او که روزگارم میبرند ** خود ندارد روزگار سودمند2645
Zamanımı alıyorlar der. Hâlbuki bir fayda, bir kâr elde eden kişinin zamanı zaten onda yok!
گوید از کارم بر آوردند خلق ** غرق بیکاریست جانش تابه حلق
Halk beni işimden, gücümden alıkoydu der ama canı, ta boğazına kadar işsizliğe, güçsüzlüğe dalmıştır!
عور ترسان که منم دامن کشان ** چون رهانم دامن از چنگالشان
Çıplak adam elbisemi sürüyüp duruyorum; eteğimi, onların pençesinden nasıl kurtaracağım der!
صد هزاران فضل داند از علوم ** جان خود را مینداند آن ظلوم
Âlim de, bilgilerin yüz binlerce çeşidini bilirde zalim herif, kendisini bilmez.
داند او خاصیت هر جوهری ** در بیان جوهر خود چون خری
Her cevherin haysiyetini bilir de kendi cevherine gelince bir eşeğe döner!
که همیدانم یجوز و لایجوز ** خود ندانی تو یجوزی یا عجوز2650
Be hey âlim, sen, ben caiz olan şeylerle caiz olmayanları bilirim dersin ama kendin caiz misin, işe yarar mısın, yoksa bir kocakarı mısın? Bundan haberin yok!
این روا و آن ناروا دانی ولیک ** تو روا یا ناروایی بین تو نیک
Bu, yerinde doğru… Şu, yerinde değil, eğri… Bunu biliyorsun ama sen doğru musun, eğri mi? Bir de iyice bak!
قیمت هر کاله میدانی که چیست ** قیمت خود را ندانی احمقیست
Her kumaşın değeri nedir? Biliyorsun da kendi değerini bilmiyorsun. Bu ahmaklıktır.
سعدها و نحسها دانستهای ** ننگری سعدی تو یا ناشستهای
Yomlu yıldızlarla yomsuz yıldızları biliyorsun… Fakat sen yomlumusun, yoksa cemcenabet biri misin? Buna bakmıyorsun bile?
جان جمله علمها اینست این ** که بدانی من کیم در یوم دین
Bütün bilgilerin ruhu budur bu… Mahşer günü ben kimim, ne hale geleceğim; demen bunu bilmen gerek!