-
خیر باشد نیمشب چه میکنی ** تو کیی گفتا دهلزن ای سنی
- Hayırdır, inşallah… Gece yarısı ne ediyorsun, kim sen” dedi. Hırsız “Davulcuyum azizim” diye cevap verdi.
-
در چه کاری گفت میکوبم دهل ** گفت کو بانگ دهل ای بوسبل
- Adam “Peki, burada ne yapıyorsun?” deyince hırsız “Davul çalıyorum” dedi. Ev sahibi dedi ki: “Be adam, davul sesi hani?”
-
گفت فردا بشنوی این بانگ را ** نعره یا حسرتا وا ویلتا
- Hırsız “Dur hele, sesini yarın duyarsın eyvahlar olsun! Dediğin zaman kulağına dank eder!”
-
آن دروغست و کژ و بر ساخته ** سر آن کژ را تو هم نشناخته 2805
- Kelîle’ de ki o hikâye de yalan, saçma, düzme… Fakat o saçma hikâyenin ne demek olduğunu, o hikâyenin maksadının anlamadın ki!
-
جواب آن مثل کی منکران گفتند از رسالت خرگوش پیغام به پیل از ماه آسمان
- Münkirlerin söyledikleri tavşanın aya elçilik ederek file haber getirmesi hikâyesinin hakikati
-
سر آن خرگوش دان دیو فضول ** که به پیش نفس تو آمد رسول
- A herzevekil, o tavşanın hakikati şeytan’dır. Senin nefsine elçi olarak geldi de,
-
تا که نفس گول را محروم کرد ** ز آب حیوانی که از وی خضر خورد
- Ahmak nefsini, Hızır’ın içtiği Âbıhayattan mahrum eti.
-
بازگونه کردهای معنیش را ** کفر گفتی مستعد شو نیش را
- Sen onun manasını ters anladın. Küfür söyledin, azabına hazırlan!
-
اضطراب ماه گفتی در زلال ** که بترسانید پیلان را شغال
- Arı duru suda ayın hareketini, bununla tavşanın filleri korkuttuğunu anlattın.
-
قصهی خرگوش و پیل آری و آب ** خشیت پیلان ز مه در اضطراب 2810
- Tavşan hikâyesini, fili, suyu, ayın hareketinden fillerin korkmasını söyledin.
-
این چه ماند آخر ای کوران خام ** با مهی که شد زبونش خاص و عام
- Fakat ey ham körler, bu ay, halkı da, halkın ileri gelenlerini de zebun etmiş olan aya nasıl benzer ki?