-
موزه بربودی و من درهم شدم ** تو غمم بردی و من در غم شدم
- Pabucumu kaptın, aklım karıştı, canım sıkıldı, sen beni gamdan kurtarıyormuşsun, bense gama düşmüştüm!
-
گرچه هر غیبی خدا ما را نمود ** دل در آن لحظه به خود مشغول بود
- Allah, bize bütün gaypları gösterdi ama o sırada gönlüm, kendimle meşguldü! “
-
گفت دور از تو که غفلت در تو رست ** دیدنم آن غیب را هم عکس تست 3250
- Tavşancıl, “Sen, gafil olmazsın, bu, senden uzak. Ey Mustafa, benim gaybı görmem de sendeki bilginin aksinden!
-
مار در موزه ببینم بر هوا ** نیست از من عکس تست ای مصطفی
- Havadayken pabucun içindeki yılanı görmem, kendimden değil, senden aksetti bu bana“ dedi.
-
عکس نورانی همه روشن بود ** عکس ظلمانی همه گلخن بود
- Nurlu kişinin aksi de aydındır. Zulmette kalanın aksiyse baştanbaşa külhan kesilir.
-
عکس عبدالله همه نوری بود ** عکس بیگانه همه کوری بود
- Allah kulunun aksi tamamıyla nurdur, yabancının aksiyse tamamıyla körlük!
-
عکس هر کس را بدان ای جان ببین ** پهلوی جنسی که خواهی مینشین
- Ey can, herkesin aksi nedir, bunu bil… dilediğin kişinin yanında otur!
-
وجه عبرت گرفتن ازین حکایت و یقین دانستن کی ان مع العسر یسرا
- Bu hikâyeden ibret alış şüphesiz olarak her güçlüğün bir kolaylığı olduğunu biliş
-
عبرتست آن قصه ای جان مر ترا ** تا که راضی باشی در حکم خدا 3255
- Ey can o hikâye, Allah hükmüne razı olasın diye sana ibrettir.
-
تا که زیرک باشی و نیکوگمان ** چون ببینی واقعهی بد ناگهان
- İbret al da kötü bir işe düşünce aklını başına devşir, ye’se düşme, hüsnü zanda bulun!
-
دیگران گردند زرد از بیم آن ** تو چو گل خندان گه سود و زیان
- Başkaları, o hâdiseden korkup sapsarı kesilse bile sen aldırış etme. Fayda, zamanında da, ziyan zamanında da gül gibi gülmeye bak!