تو ز قرآن ای پسر ظاهر مبین ** دیو آدم را نبیند جز که طین
Oğul, sen Kur’an’ın dış yüzüne bakma… Şeytan da Âdem’in topraktan ibaret gördü, hakikatine eremedi!
ظاهر قرآن چو شخص آدمیست ** که نقوشش ظاهر و جانش خفیست
Kur’an’ın zahiri, insana benzer… Sureti görünür, meydandadır da canı gizli!
مرد را صد سال عم و خال او ** یک سر مویی نبیند حال او
İnsanın amcası, dayısı bile insana o kadar yakın olduğu halde yüzyıl beraber yaşasalar halini bir kıl ucu olsun göremez, anlayamaz.
بیان آنک رفتن انبیا و اولیا به کوهها و غارها جهت پنهان کردن خویش نیست و جهت خوف تشویش خلق نیست بلک جهت ارشاد خلق است و تحریض بر انقطاع از دنیا به قدر ممکن
Peygamberlerle velilerin –aleyhimüsselâm– dağlara, mağaralara gitmeleri, gizlenmek için olmadığı gibi halkta korkularından da değildir. Onlar, mümkün olduğu kadar halkın dünyadan alâkasının kesmek ve bu suretle insanları irşad etmek için bu işi yaparlar
آنک گویند اولیا در که بوند ** تا ز چشم مردمان پنهان شوند4250
Veliler, halkın gözünden gizlenmek için dağlara giderler derler ya…
پیش خلق ایشان فراز صد کهاند ** گام خود بر چرخ هفتم مینهند
Hakikatte zaten halka nazaran bunlar yüz tane dağın tepesine çıkmışlar, ayaklarını yedinci kat göğün üstüne atmışlardır.
پس چرا پنهان شود کهجو بود ** کو ز صد دریا و که زان سو بود
Onla, halka nazaran yüzlerce denizden yüzlerce dağdan ötedeyken neden dağlara giderler de gizlenirler?
حاجتش نبود به سوی که گریخت ** کز پیش کرهی فلک صد نعل ریخت
Velinin dağa kaçmaya ihtiyacı yoktur ki… Gök tayı bile onun ardından koşar, ayağından yüzlerce nal sökülür, düşer de yine de izine yetişemez!
چرخ گردید و ندید او گرد جان ** تعزیتجامه بپوشید آسمان
Gökyüzü bile döndü dolaştı da o canın tozuna erişemedi… Bu yüzden de yaslandı, gök elbiselere büründü!
گر به ظاهر آن پری پنهان بود ** آدمی پنهانتر از پریان بود4255
Hani zahiren peri gözden gizlidir ya… İnsan, perilerden daha gizlidir.
نزد عاقل زان پری که مضمرست ** آدمی صد بار خود پنهانترست
Akıllıya göre insan, gizli olan periye nazaran yüz kat daha gizli!