-
که ز جو اندر سبو آبی برفت ** کین سبک بود و گران شد ز آب و زفت
- Çünkü testi önce hafifti, ırmağa daldırılınca ağırlaştı, içi hayli suyla doldu.
-
زانک هر بادی مرا در میربود ** باد مینربایدم ثقلم فزود
- Evvelce her yel beni kapıp beni götürürdü, fakat şimdi ağırlaştım” beni yel kapamaz artık.
-
مر سفیهان را رباید هر هوا ** زانک نبودشان گرانی قوی 4310
- Akılsız kişileri her türlü yel kapıp gider. Çünkü onların kuvvetleri sağlam değildir.
-
کشتی بیلنگر آمد مرد شر ** که ز باد کژ نیابد او حذر
- Kötü ve hayırsız adam, lengersiz gemidir; ne demir atmıştır, ne bir yere bağlıdır; deli rüzgârlardan kurtulamaz ki.
-
لنگر عقلست عاقل را امان ** لنگری در یوزه کن از عاقلان
- Akıllıya emniyet ve huzur veren akıl lengeridir… Akıllılardan bir lenger dilen!
-
او مددهای خرد چون در ربود ** از خزینه در آن دریای جود
- İnsan, o cömertlik denizinin inci hazinesinden akıl, fikir kazanırsa
-
زین چنین امداد دل پر فن شود ** بجهد از دل چشم هم روشن شود
- Bunların yardımıyla gönlü marifetler elde eder, gönüllükten çıkar, yücelir… Gözleri de nurlanır.
-
زانک نور از دل برین دیده نشست ** تا چو دل شد دیدهی تو عاطلست 4315
- Çünkü nur, gönülden doğar da bu göze vurur. Gönül olmasa gözün hiç bir şey göremez.
-
دل چو بر انوار عقلی نیز زد ** زان نصیبی هم بدو دیده دهد
- Gönül, akıl nurlarıyla nurlanırsa o nurlardan göze de bir pay verir.
-
پس بدان کاب مبارک ز آسمان ** وحی دلها باشد و صدق بیان
- Bil ki gökten inen mübarek su, gönüllere gelen vahiydir, dillere gelen doğru sözlülüktür.