آن سگی در کو گدای کور دید ** حمله میآورد و دلقش میدرید1045
Hani bir köpek, çukur içinde kör dilenciyi gördü de saldırdı, hırkasını yırttıydı ya!
گفتهایم این را ولی باری دگر ** شد مکرر بهر تاکید خبر
Bunu söyledik ama tenkit için bir kere daha söylüyoruz.
کور گفتش آخر آن یاران تو ** بر کهند این دم شکاری صیدجو
Kör dedi ki: Senin dostların şimdi dağlarda av arıyorlar...
قوم تو در کوه میگیرند گور ** در میان کوی میگیری تو کور
Hısımların dağda yaban eşeği avlıyorlar... Sense köy ortasında kör tutuyorsun!
ترک این تزویر گو شیخ نفور ** آب شوری جمع کرده چند کور
A yücelerden kaçan şeyh, bu hileyi bırak! Sen, başına birkaç körü toplamış acı suya benziyorsun!
کین مریدان من و من آب شور ** میخورند از من همی گردند کور1050
Âdeta bunlar benim dervişlerimdir... Ben de acı suyum. Benden içerler de böyle kör olurlar diyorsun!
آب خود شیرین کن از بحر لدن ** آب بد را دام این کوران مکن
Suyunu Ledün denizinden tatlı bir hale getir. Kötü suyu bu körlere tuzak yapma!
خیز شیران خدا بین گورگیر ** تو چو سگ چونی بزرقی کورگیر
Kalk, yaban eşeği avlayan Allah aslanlarını gör... Sen, neden köpek gibi hileyle kör avlamadasın?
گور چه از صید غیر دوست دور ** جمله شیر و شیرگیر و مست نور
Onlara yaban eşeği avlıyorlar dedim... Fakat yaban eşeği de nedir ki? Onlar sevgiliden başkasını avlamazlar... Hepsi de aslandır, aslan avcısıdır, nur sarhoşudur!
در نظاره صید و صیادی شه ** کرده ترک صید و مرده در وله
Avı ve padişahın avcılığını seyrederken hepsi de avlanmayı bırakmışlar, hayran olup can vermişlerdir!