-
رحم ایمانی ازو ببریده شد ** کین شیطانی برو پیچیده شد
- İmandan gelen merhamet, ondan alındı... Şeytan sıfatı olan kin, ona çattı, sataştı!
-
کارگاه خشم گشت و کینوری ** کینه دان اصل ضلال و کافری
- Hiddetin, kinin yapılıp düzüldüğü tezgâh oldu... Bil ki kin, sapıklığın, kâfirliğin temelidir!
-
سال کردن از عیسی علیهالسلام کی در وجود از همهی صعبها صعبتر چیست
- Birisinin İsa aleyhisselâm’dan “Âlemde bütün güç şeylerin en gücü nedir?” diye sorması
-
گفت عیسی را یکی هشیار سر ** چیست در هستی ز جمله صعبتر
- Akıllı birisi, İsa’ya “Âlemde her şeyden daha sarp, daha güç nedir?’’ diye sordu.
-
گفتش ای جان صعبتر خشم خدا ** که از آن دوزخ همی لرزد چو ما
- İsa dedi ki: “Ey can, en sarp, en güç şey, Allah gazabıdır. Çünkü o gazaptan cehennem bile su gibi titrer!”
-
گفت ازین خشم خدا چه بود امان ** گفت ترک خشم خویش اندر زمان 115
- Adam “Peki, bu Allah gazabından nasıl aman bulmalı?” deyince İsa şöyle cevap verdi: “Kızdığın zaman kızgınlığına uyamamak gerek!”
-
پس عوان که معدن این خشم گشت ** خشم زشتش از سبع هم در گذشت
- Kötü kişi bu kızgınlığın madenidir... Onun çirkin kızgınlığı yırtıcı canavarların kızgınlığını da geçer!
-
چه امیدستش به رحمت جز مگر ** باز گردد زان صفت آن بیهنر
- O hünersiz kişi, kızgınlıktan vazgeçmekten başka Allah’tan ne rahmet umabilir ki?
-
گرچه عالم را ازیشان چاره نیست ** این سخن اندر ضلال افکندنیست
- Gerçi bunların âlemde bulunmamasına imkân yok; bunlar da lâzım bu dünyaya... Fakat bu sözü söylemek, onları büsbütün sapıklığa atmaktır!
-
چاره نبود هم جهان را از چمین ** لیک نبود آن چمین ماء معین
- Dünyada çare yok, sidik de bulunur; bulunur ama arı duru su değildir ya!
-
قصد خیانت کردن عاشق و بانگ بر زدن معشوق بر وی
- Aşığın kötülük etmek istemesi, sevgilinin ona bağırması
-
چونک تنهااش بدید آن ساده مرد ** زود او قصد کنار و بوسه کرد 120
- O ahmak adam, sevgilisini yapayalnız görünce hemencecik kucaklamaya, öpmeye kalkıştı.