-
او ز حیوانها فزونتر جان کند ** در جهان باریک کاریها کند
- O hayvanlardan da fazla can çekişir... Âlemde ince işlere girişir!
-
مکر و تلبیسی که او داند تنید ** آن ز حیوان دیگر ناید پدید
- Onun örüp dokuduğu hile ve şeytanlık, başka bir hayvandan zuhur edemez!
-
جامههای زرکشی را بافتن ** درها از قعر دریا یافتن 1515
- Altın sırmalı elbiseler dokur, denizin dibinden inciler çıkarır...
-
خردهکاریهای علم هندسه ** یا نجوم و علم طب و فلسفه
- Hendese bilgilerinin en ince noktalarını bilir yahut nücum, tıp ve felsefe bilgilerini elde eder!
-
که تعلق با همین دنیاستش ** ره به هفتم آسمان بر نیستش
- Çünkü onun, ancak bu dünya ile alâkası vardır... Yedinci kat göğe çıkmaya yolu yoktur.
-
این همه علم بنای آخرست ** که عماد بود گاو و اشترست
- Bütün bu bilgiler, ahır yapısına yarar... Ahır da öküzle devenin varlığına destektir!
-
بهر استبقای حیوان چند روز ** نام آن کردند این گیجان رموز
- Hayvanların birkaç gün yaşamalarına yarayan bu bilgilerin adını, şu ahmaklar remizler, ince şeyler kodular.
-
علم راه حق و علم منزلش ** صاحب دل داند آن را با دلش 1520
- Allah yolunun, Allah durağının bilgisini ancak gönül sahibi yahut da gönül sahibinin gönlü bilir!
-
پس درین ترکیب حیوان لطیف ** آفرید و کرد با دانش الیف
- İşte Allah bu terkiple lâtif bir hayvan olan insanı yarattı, onu bilgilere eş etti.
-
نام کالانعام کرد آن قوم را ** زانک نسبت کو بیقظه نوم را
- O bölüğe “hayvanlar gibi” dedi... Çünkü uyanıklığın uykuyla ne münasebeti var?