-
ورنه شیر و پیل را بر آدمی ** فضل بودی بهر قوت ای عمی
- Öyle olsaydı aslan ve fil, daha kuvvetli olduğu için insandan yüce, daha üstün olurdu a kör!
-
فضل مردان بر زن ای حالیپرست ** زان بود که مرد پایان بینترست 1620
- Ey yalnız bu anı gören, erkeklerin kadınlardan üstün olması erkeğin kadına nazaran daha ziyade sonu görür olmasındandır!
-
مرد کاندر عاقبتبینی خمست ** او ز اهل عاقبت چون زن کمست
- Erkek, işin sonunu göremezse işin sonunu görenlere nazaran kadın gibi noksan sayılır!
-
از جهان دو بانگ میآید به ضد ** تا کدامین را تو باشی مستعد
- Âlemden iki zıt ses gelmektedir... Bakalım sen hangisine istidatlısın?
-
آن یکی بانگش نشور اتقیا ** وان یکی بانگش فریب اشقیا
- Bir tanesi, iyi kişilere hayattır... Öbürü kötü kişilere hile!
-
من شکوفهی خارم ای خوش گرمدار ** گل بریزد من بمانم شاخ خار
- Bir ses, ey güzel ve bana düşkün olan kişi, ben diken çiçeğiyim... Çiçek dökülür, ben kalırım; diken dalından ibaretim ben der.
-
بانگ اشکوفهش که اینک گلفروش ** بانگ خار او که سوی ما مکوش 1625
- Çiçeği, ey gül satan, gel bu yana der... Dikenin sesiyse bizim yanımıza gelmeye kalkışma der!
-
این پذیرفتی بماندی زان دگر ** که محب از ضد محبوبست کر
- Bu seslerden birini kabul ettin mi öbürünü duymazsın bile... Çünkü seven kişi, sevgiliye aykırı olan kişilerin sözlerine sağır olur!
-
آن یکی بانگ این که اینک حاضرم ** بانگ دیگر بنگر اندر آخرم
- O seslerin biri işte ben buracıktayım, hazırım der. Öbür ses de, sen benim sonuma bak der.
-
حاضریام هست چون مکر و کمین ** نقش آخر ز آینهی اول ببین
- Cihanın bozuluşu, “benim şimdiki halim biledir, pusudur... Sonumu, bir aynaya benzeyen önüme bak da gör!” der.