-
صد کراهت در درون تو چو خار ** کی بود انده نشان ابتشار
- İçinde diken gibi yüzlerce pislik var... Hiç keder, muştulanma nişanesi olur mu?
-
کو نشان عشق و ایثار و رضا ** گر درستست آنچ گفتی ما مضی
- Söylediğin o geçmiş şeyler doğruysa nerede aşk, bağışlama ve razı olma nişanesi?
-
خود گرفتم مال گم شد میل کو ** سیل اگر بگذشت جای سیل کو
- Hadi tutalım mal kayboldu gitti, meyil nerede? Sel geçip gittiyse geçtiği yer hani?
-
چشم تو گر بد سیاه و جانفزا ** گر نماند او جانفزا ازرق چرا 1755
- Gözün evvelce cana canlar katan siyah bir göz idiyse hadi diyelim o güzellik geçti... Fakat neden şimdi gözün gök?
-
کو نشان پاکبازی ای ترش ** بوی لاف کژ همیآید خمش
- A ekşi suratlı, temizlik nişanesi nerede? Senden eğri lâfların kokusu gelmekte, sus!
-
صد نشان باشد درون ایثار را ** صد علامت هست نیکوکار را
- Mal bağışlamanın gönülde yüz türlü nişanesi olur... İyi işin yüzlerce alâmeti görünür!
-
مال در ایثار اگر گردد تلف ** در درون صد زندگی آید خلف
- Malını dağıtıp bağışlayan kişinin gönlüne o mal yerine yüzlerce dirilik gelir!
-
در زمین حق زراعت کردنی ** تخمهای پاک آنگه دخل نی
- Allah tarlasına temiz tohumlar ekilsin de sonra temiz mahsul vermesin... İmkânı yok!
-
گر نروید خوشه از روضات هو ** پس چه واسع باشد ارض الله بگو 1760
- Allah bahçeleri de mahsul vermezse artık Allah yeri geniştir denebilir mi? Söyle!
-
چونک این ارض فنا بیریع نیست ** چون بود ارض الله آن مستوسعیست
- Bu yokluk yeri bile mahsul vermemezlikte bulunmaz... Artık bundan çok geniş olan Allah yeri nasıl olur da mahsul vermez?