دانهای را صد درختستان عوض ** حبهای را آمدت صد کان عوض
Bir taneye karşılık yüzlerce ağaçlık, bir habbeye karşılık yüzlerce maden!
کان لله دادن آن حبه است ** تا که کانالله له آید به دست
Kim her şeyi Allah için yapar, Allah' ya karşı ihlâs sahibi olursa demek, o taneyi vermektir... bu suretle de "Allah da onun olur, her dilediğini verir" sözünün hakikati elde edilir.
زآنک این هوی ضعیف بیقرار ** هست شد زان هوی رب پایدار
Çünkü bu arık ve kararsız varlık, o ebedî Allah’ın zevalsiz varlığından var olmuştur.
هوی فانی چونک خود فا او سپرد ** گشت باقی دایم و هرگز نمرد2615
Fâni varlık, kendisini ona verdi mi baki olur, asla ölmez.
همچو قطرهی خایف از باد و ز خاک ** که فنا گردد بدین هر دو هلاک
Yelden, topraktan korkan ve bu ikisi yüzünden helak olan katra gibi!
چون به اصل خود که دریا بود جست ** از تف خورشید و باد و خاک رست
Katra, aslı olan denize kavuştu mu güneşin? Hararetinden de kurtulur, yelden, topraktan da!
ظاهرش گم گشت در دریا و لیک ** ذات او معصوم و پا بر جا و نیک
Zahirî, denizde yok olur ama zatı yok olmaz, ebedîleşir, iyileşir!
هین بده ای قطره خود را بیندم ** تا بیابی در بهای قطره یم
Kendine gel ey katra da pişman olmaksızın varlığım ver, ver de bir katra ya karşılık uçsuz bucaksız denizi bul!
هین بده ای قطره خود را این شرف ** در کف دریا شو آمن از تلف2620
Kendine gel ey katra da bu şerefi bul, denizin avucuna düş, o avuçta telef olmaktan emin ol!
خود کرا آید چنین دولت به دست ** قطرهای را بحری تقاضاگر شدست
Böyle bir devlet, kimin eline düşmüştür: Bir deniz, bir katrayı dilemekte, istemekte!