-
که نه مجنونست یاری چون برید ** از کسی که جان او را وا خرید
- Herkes, deli değilse neden canını satın alan arkadaşı ile dostluktan vazgeçti.
-
وا خریدش آن دم از گردن زدن ** خاک نعل پاش بایستی شدن
- O, onun başını kurtardı, canını satın aldı... ayağının bastığı yer toprak kesilmeliydi.
-
بازگونه رفت و بیزاری گرفت ** با چنین دلدار کینداری گرفت 2955
- Halbuki bu tersine hareket etti, ondan vazgeçti, böyle bir dosta kin gütmeye başladı diyordu.
-
پس ملامت کرد او را مصلحی ** کیین جفا چون میکنی با ناصحی
- Aralarını bulmak isteyen birisi onu kınadı da dedi ki: Böyle bir öğütçü dosta neden bu cefada bulunuyorsun?
-
جان تو بخرید آن دلدار خاص ** آن دم از گردن زدن کردت خلاص
- Padişahın o has dostu, senin canını satın aldı, boynun vurulmadı, kurtuldun, fakat seni o kurtardı!
-
گر بدی کردی نبایستی رمید ** خاصه نیکی کرد آن یار حمید
- Kötülük bile yapsaydı kaçmaman gerekti... halbuki o temiz ve iyi dost, sana iyilikte bulundu!
-
گفت بهر شاه مبذولست جان ** او چرا آید شفیع اندر میان
- Nedim dedi ki: Ben, canımı padişaha feda edecektim... o, neden araya girdi de şefaatte bulundu?
-
لی معالله وقت بود آن دم مرا ** لا یسع فیه نبی مجتبی 2960
- O anda ben Tanrıyla öyle bir haldeydim ki aramıza seçilmiş bir peygamber bile giremezdi!
-
من نخواهم رحمتی جز زخم شاه ** من نخواهم غیر آن شه را پناه
- Padişahın kahrından başka bir rahmet istemem, ondan başka kimseye sığınamam.
-
غیر شه را بهر آن لا کردهام ** که به سوی شه تولا کردهام
- Ben, padişaha yüz tutmuş, onu sevmiş, ondan başkasını yok bilmişim!