-
احمد و بوجهل در بتخانه رفت ** زین شدن تا آن شدن فرقیست زفت
- Ahmed de put haneye gitti, Ebu Cehil de... Fakat bunun gitmesiyle onun gitmesi arasında pek büyük bir fark var!
-
این در آید سر نهند او را بتان ** آن در آید سر نهد چون امتان
- Bu put haneye girdi mi putlar baş kor, secdeye kapanır... O girdi mi ümmetler gibi putlara secde eder!
-
این جهان شهوتی بتخانهایست ** انبیا و کافران را لانهایست
- Şehvete mensup olan bu âlem de put hanedir... Hem peygamberlere yuvadır, hem kâfirlere!
-
لیک شهوت بندهی پاکان بود ** زر نسوزد زانک نقد کان بود
- Fakat şehvet, pak kişilere kuldur... Halis altını ateş yakmaz!
-
کافران قلباند و پاکان همچو زر ** اندرین بوته درند این دو نفر 820
- Kâfirler kalptır, temiz kişilerse altına benzerler. Her iki kısım da bu potanın içindedir.
-
قلب چون آمد سیه شد در زمان ** زر در آمد شد زری او عیان
- Potaya kalp olan girdi mi hemen kararır... Altın girdi mi altınlığı belli olur.
-
دست و پا انداخت زر در بوته خوش ** در رخ آتش همی خندد رگش
- Altın, elini kolunu açar da potaya atılır, ateş içinde hoş bir surette gülümser durur!
-
جسم ما روپوش ما شد در جهان ** ما چو دریا زیر این که در نهان
- Âlemde cismimiz, bizim yüzümüzü örtmektedir... Biz, samanla örtülü deniz gibiyiz!
-
شاه دین را منگر ای نادان بطین ** کین نظر کردست ابلیس لعین
- Din padişahına toprak diye bakma a bilgisiz! Melûn Şeytan da Âdem’e bu bakışla bakmıştı.
-
کی توان اندود این خورشید را ** با کف گل تو بگو آخر مرا 825
- Sen söyle bana bakayım... Hiç bu güneş, balçıkla sıvanabilir mi?