هر کسی میجست کز بهر خدا ** جان ما و جسم ما قربان ترا 110
Herkes “Allah hakki için yapma, canımız da sana kurban olsun, tenimiz de.
ما بشوییم این حدث را تو بهل ** کار دستست این نمط نه کار دل
Sen bırak bu pisliği biz yıkayalım. Bu iş, el işidir, gönül işi değil.
ای لعمرک مر ترا حق عمر خواند ** پس خلیفه کرد و بر کرسی نشاند
Ey hakkında “Le amruka-ömrün için” diye Allah’nın and içtiği zat, Allah sana ömür dedi. Seni halife yaptı, kürsüye oturttu.
ما برای خدمت تو میزییم ** چون تو خدمت میکنی پس ما چهایم
Biz sana hizmet için yaşıyoruz, sen hizmet etmeye kalkışırsan biz ne oluruz? “ dedi.
گفت آن دانم و لیک این ساعتیست ** که درین شستن بخویشم حکمتیست
Peygamber dedi ki: “Ben de biliyorum, fakat şimdi bunu ben yıkayacağım. Bunu bizzat yıkamamda bir hikmet var.”
منتظر بودند کین قول نبیست ** تا پدید آید که این اسرار چیست 115
Bu söz Peygamber sözü diye hepsi sustular, bu sır nedir, hele bir çıksın diye beklemeye koyuldular.
او به جد میشست آن احداث را ** خاص ز امر حق نه تقلید و ریا
Peygamber o pisliği, bilhassa Allah buyruğu ile adamakıllı yıkamakta idi, riya ile değil.
که دلش میگفت کین را تو بشو ** که درین جا هست حکمت تو بتو
Çünkü, gönlü bunu sen yıka bunda kat kat hikmetler var diyordu.
سبب رجوع کردن آن مهمان به خانهی مصطفی علیهالسلام در آن ساعت که مصطفی نهالین ملوث او را به دست خود میشست و خجل شدن او و جامه چاک کردن و نوحهی او بر خود و بر سعادت خود
Mustafa, onun pis yatağını eliyle yıkarken o konuğun geri dönmesi, utanıp elbisesini yırtarak kendisine ve haline ağlamaya başlaması ve bunun sebebi
کافرک را هیکلی بد یادگار ** یاوه دید آن را و گشت او بیقرار
O kafirciğin bir armağan heykeli vardı. Onu kaybolmuş görünce kararı kalmadı.
گفت آن حجره که شب جا داشتم ** هیکل آنجا بیخبر بگذاشتم
Dedi ki gece kaldığım odadadır haberim olmadan orada bıraktım.