-
مومنی باشم سلامتجوی من ** زانک این هر دو بود حظ بدن 2715
- Ancak kendi selâmetini arıyan bir inanmış kul olurum. Çünkü cennet de bedene aittir, cehennem de.
-
عاشقی کز عشق یزدان خورد قوت ** صد بدن پیشش نیرزد ترهتوت
- Bir âşık, Tanrı aşkıyle gıdalanırsa yüzlerce beden, onca bir gazel yaprağına değmez.
-
وین بدن که دارد آن شیخ فطن ** چیز دگر گشت کم خوانش بدن
- O ulu Şeyhin bedeni de başka bir şey oldu, artık ona pek beden deme.
-
عاشق عشق خدا وانگاه مزد ** جبرئیل متمن وانگاه دزد
- Hem Tanrı âşıkı olmak, hem de ücret istemek olur mu? Emniyet sahibi Cebrail, hiç hırsızlık eder mi?
-
عاشق آن لیلی کور و کبود ** ملک عالم پیش او یک تره بود
- O yaslı leylânın âşıkına bile bu âlem saltanatı bir zerre göründü.
-
پیش او یکسان شده بد خاک و زر ** زر چه باشد که نبد جان را خطر 2720
- Önce toprakla altın birdi. Altın da nedir? Canını bile tehlikeden esirgemiyordu.
-
شیر و گرگ و دد ازو واقف شده ** همچو خویشان گرد او گرد آمده
- Aslan, kurt ve başka yırtıcı canavarlar bile bunu duydular, anladılar da onunla akraba gibi çevresine toplandılar.
-
کین شدست از خوی حیوان پاک پاک ** پر ز عشق و لحم و شحمش زهرناک
- Çünkü o, hayvan huyundan arındı, temizlendi Aşkla doldu. Yağı, eti de zehirli bir hal aldı.
-
زهر دد باشد شکرریز خرد ** زانک نیک نیک باشد ضد بد
- Aklın şekerler dökmesi, canavarlara zehir olur. Çünkü iyinin iyiliği, kötünün zıddıdır.
-
لحم عاشق را نیارد خورد دد ** عشق معروفست پیش نیک و بد
- Asıkın etini canavarlar yiyemez. Aşk iyilerce de bilinir, tanınır, kötülerce de.