-
خاک را دیدی برآمد در هوا ** در میان خاک بنگر باد را
- Toprağı, tozu havalanmış görmedesin, toprağın arasında yeli de gör.
-
دیگهای فکر میبینی به جوش ** اندر آتش هم نظر میکن به هوش
- Düşünce kaplarını kaynar görmedesin, aklın başına devşir de ateşe de bak.
-
گفت حق ایوب را در مکرمت ** من بهر موییت صبری دادمت
- Tanrı, Eyyub'a ihsanlarını söylerken ben, senin her kılına bir sabır verdim dedi.
-
هین به صبر خود مکن چندین نظر ** صبر دیدی صبر دادن را نگر
- Kendine gel de sabrına bu kadar bakma. Sabrı gördün, sabır vereni de gör.
-
چند بینی گردش دولاب را ** سر برون کن هم ببین تیز آب را 2905
- Dolabın dönüşünü ne vakte dek göreceksin? Başını çevir de hızlı ve coşkun coşkun akan suyu da gör.
-
تو همیگویی که میبینم ولیک ** دید آن را بس علامتهاست نیک
- Görüyorum deyip duruyorsun ama onu .görmenin birçok ayan beyan nişaneleri vardır.
-
گردش کف را چو دیدی مختصر ** حیرتت باید به دریا در نگر
- Şöyle denizin köpüğünü görüverdin mi hayran olman lâzım ki denizi de göresin.
-
آنک کف را دید سر گویان بود ** وانک دریا دید او حیران بود
- Köpüğü gören, sırlar söyler. Fakat denizi gören şaşırır kalır.
-
آنک کف را دید نیتها کند ** وانک دریا دید دل دریا کند
- Köpüğü gören, niyetlerde bulunur; denizi gören, gönlünü deniz haline getirir.
-
آنک کفها دید باشد در شمار ** و آنک دریا دید شد بیاختیار 2910
- Köpükleri gören, onları sayar döker. Denizi görenin irade ve ihtiyarı kalmaz.