-
روز شد چون باز در بانگ آمدند ** پس شناسدشان ز بانگ آن هوشمند
- Gündüz olunca yine bağırdıkları zaman aklınla o sesleri ayırdeder, hangi hayvanlara ait olduğunu anlarsın.
-
مخلص این که دیو و روح عرضهدار ** هر دو هستند از تتمهی اختیار
- Hâsılı Şeytanla ruh, sana kötülüğü ve iyiliği gösterirler. Her ikisi de ihtiyarın olduğuna delildir.
-
اختیاری هست در ما ناپدید ** چون دو مطلب دید آید در مزید 3005
- Bizde bir gizli ihtiyar vardır, iki şey gördün mü, artar, harekete gelir.
-
اوستادان کودکان را میزنند ** آن ادب سنگ سیه را کی کنند
- Hocalar, çocukları döverler, hiç karataş terbiye kabul eder mi?
-
هیچ گویی سنگ را فردا بیا ** ور نیایی من دهم بد را سزا
- Hiç taşa yarın gel, gelmezsen seni kötü bir surette cezalandırırım der mi?
-
هیچ عاقل مر کلوخی را زند ** هیچ با سنگی عتابی کس کند
- Hiç akıllı adam, bir toprak parçasını döver, bir taşı azarlar mı ?
-
در خرد جبر از قدر رسواترست ** زانک جبری حس خود را منکرست
- Akıl bakımından cebir, kadere inanmamaktan da daha rezilce bir iştir. Çünkü Cebrî olan, kendi duygusunu inkâr ediyor demektir.
-
منکر حس نیست آن مرد قدر ** فعل حق حسی نباشد ای پسر 3010
- Kaderi inkâr eden hiç olmazsa duyguyu inkâr etmiyor. Oğul, Tanrı işi, duyguya sığmaz ya.
-
منکر فعل خداوند جلیل ** هست در انکار مدلول دلیل
- Fakat ulu Tanrının işini inkâr edense âdeta delilin delâlet ettiği şeyi inkâr ediyor demektir.
-
آن بگوید دود هست و نار نی ** نور شمعی بی ز شمعی روشنی
- Kaderi inkâr eden, duman vardır da ateş yoktur, kandilin ışığı,, hiçbir ışık olmaksızın aydındır demektir.