-
که بگیر اینک شهت ای قلتبان ** صبر کرد آن دلقک و گفت الامان
- Al, işte şahın bu senin bu kaltaban derdi. Delkak, aman padişahım der, sabrederdi.
-
دست دیگر باختن فرمود میر ** او چنان لرزان که عور از زمهریر 3510
- Bir gün, yine padişah mat oldu. Bir oyun daha oynamalarını emretti. Delkak, zemheride çıplak kalmış adam gibi tirtir titriyordu.
-
باخت دست دیگر و شه مات شد ** وقت شه شه گفتن و میقات شد
- Bir oyun daha oynadı, yine padişah yutuldu. Tu Allah müstehakını versin zamanı gelince,
-
بر جهید آن دلقک و در کنج رفت ** شش نمد بر خود فکند از بیم تفت
- Delkak, sıçradı, bir köşeye kaçtı; korkusundan altı tane halının altına girdi.
-
زیر بالشها و زیر شش نمد ** خفت پنهان تا ز زخم شه رهد
- Yastıklarla o altı halının altına gizlenip padişahın .satranç taşlarından aman buldu.
-
گفت شه هی هی چه کردی چیست این ** گفت شه شه شه شه ای شاه گزین
- Padişah, ne yapıyorsun, bu ne? deyince, padişahım dedi. Tu Allah müstehakını versin!
-
کی توان حق گفت جز زیر لحاف ** با تو ای خشمآور آتشسجاف 3515
- Ateşler püskürüyorsun. Senin gibi öfkeci bir padişaha döşeme altından başka bir yerde doğru söz söylenebilir mi?
-
ای تو مات و من ز زخم شاه مات ** میزنم شه شه به زیر رختهات
- Sen mat oldun ama ben de şahın çarpmasından mat oluyorum. Onun için halıların altından Tu Allah müstehakını versin diyorum!
-
چون محله پر شد از هیهای میر ** وز لگد بر در زدن وز دار و گیر
- Mahalle, o beyin bağrış, çağrışiyle, kapıyı tekmelemesi, vurun, tutun diye nara atmasiyle doldu..
-
خلق بیرون جست زود از چپ و راست ** کای مقدم وقت عفوست و رضاست
- Sağdan, soldan halk dışarı fırladı. Ey ulumuz, af zamanıdır.