-
ابر را گر هست ظاهر رو ترش ** گلشن آرندهست ابر و شورهکش
- Bulutun da görünüşte yüzü asıktır ama gül bahçesini bezer, çalı çırpıyı kırar.
-
فکر غم را تو مثال ابر دان ** با ترش تو رو ترش کم کن چنان
- Gamı bulut gibi bil de o asık suratlıya pek surat asmaya kalkışma.
-
بوک آن گوهر به دست او بود ** جهد کن تا از تو او راضی رود
- Belki o inci, elindedir, olur ya, Onun için çalış çabala da senden razı olsun.
-
ور نباشد گوهر و نبود غنی ** عادت شیرین خود افزون کنی 3700
- Hattâ böyle olmasa bile bu huyu âdet edinir, o güzelim huyla huylanır, o huyu artırırsın da,
-
جای دیگر سود دارد عادتت ** ناگهان روزی بر آید حاجتت
- Başka yerlerde de böyle hareket edersin ve bir gün birdenbire muhtaç olduğun şeye erişiverirsin.
-
فکرتی کز شادیت مانع شود ** آن به امر و حکمت صانع شود
- Neşene mâni olan düşünce, Tann'nın emriyle, Tanrı'nın hikmetiyle gelir.
-
تو مخوان دو چار دانگش ای جوان ** بوک نجمی باشد و صاحبقران
- Sen ona felâket deme delikanlım. Belki bir yıldızdır, belki kutluluk kıranındadır.
-
تو مگو فرعیست او را اصل گیر ** تا بوی پیوسته بر مقصود چیر
- Sen ona feri deme, asıl tut da onunla daima maksadına eriş,'üstün çık.
-
ور تو آن را فرع گیری و مضر ** چشم تو در اصل باشد منتظر 3705
- Onu fer'i sayar, muzır tutarsan gözün, aslı gözler durur.
-
زهر آمد انتظارش اندر چشش ** دایما در مرگ باشی زان روش
- Halbuki bekleyiş, çeşnide zehirdir âdeta. Bu gidişle daima ölüm halinde kalırsın.