-
ای بسا نازآوری زد پر و بال ** آخر الامر آن بر آن کس شد وبال
- Nice nazlananlar vardır ki kol kanat çırpar ama nihayet o hal adama vebal olur.
-
خوشی ناز ار دمی بفرازدت ** بیم و ترس مضمرش بگدازدت
- Nazın güzelliği seni bir an yüceltse bile onun gizli korkusu, seni eritir mahveder.
-
وین نیاز ار چه که لاغر میکند ** صدر را چون بدر انور میکند
- Bu yalvarışa gelince: Seni zayıflatır. Zayıflatır ama parlak ayın on dördü gibi baş köşeye geçirir.
-
چون ز مرده زنده بیرون میکشد ** هر که مرده گشت او دارد رشد
- Ölüden diriyi çekip çıkarınca ölen, doğru yolu bulur.
-
چون ز زنده مرده بیرون میکند ** نفس زنده سوی مرگی میتند 550
- Diriden ölüye çıkarınca da diri nefis, ölüm tarafına yönelir, ölüm tarafına dönüp dolaşır.
-
مرده شو تا مخرج الحی الصمد ** زندهای زین مرده بیرون آورد
- Öl ki hiçbir şeye ihtiyacı olmayan diri Allah, ölüden diri meydana getirsin. Allah, bu ölü bedenden meydana bir diri getirsin.
-
دی شوی بینی تو اخراج بهار ** لیل گردی بینی ایلاج نهار
- Kış olursan baharın gelişini, gece kesilirsen gündüzün oluşunu görürsün.
-
بر مکن آن پر که نپذیرد رفو ** روی مخراش از عزا ای خوبرو
- O kanatları yolma ki bir daha yerine yapışmaz. Ey güzel yüzlü, yasa düşüp yüzünü yırtma.
-
آنچنان رویی که چون شمس ضحاست ** آنچنان رخ را خراشیدن خطاست
- Kuşluk güneşine benzeyen o güzelim yüzü yırtmak, yanlış bir iştir.
-
زخم ناخن بر چنان رخ کافریست ** که رخ مه در فراق او گریست 555
- Böyle bir yüzü tırnakla yaralamak kafirliktir. Ay bile onun ayrılığı ile ağlamada.