حله میپرد ز من در امتحان ** همچو برگ از نخ در فصل خزان
Güz mevsiminde ağaçların yaprakları nasıl dökülürse benden de bir sınama yüzünden şu güzelim elbiseler uçmakta.
آن رخی که تاب او بد ماهوار ** شد به پیری همچو پشت سوسمار
Parıltısı aya benzeyen yüz, ihtiyarlıkta kertenkele sırtına döner.
وان سر و فرق گش شعشع شده ** وقت پیری ناخوش و اصلع شده
Parıl,parıl parlayan o saç, o baş, ihtiyarlık çağında berbat bir hale gelir, tepedeki saçlar dökülür, insan kele benzer.
وان قد صف در نازان چون سنان ** گشته در پیری دو تا همچون کمان 970
O naz ve edalarla salınan ve mızrak gibi dümdüz olan boy, kocalıkta bükülür, yay gibi iki kat olur.
رنگ لاله گشته رنگ زعفران ** زور شیرش گشته چون زهرهی زنان
Lale rengindeki yüz safrana benzer. Aslan gibi kuvvetliyken gücü, kuvveti kesilir, gibi takatsiz bir hale gelir.
آنک مردی در بغل کردی به فن ** میبگیرندش بغل وقت شدن
Güreşte hileyle bir pehlivanı koltuğuna alıp yere yıkarken şimdi yol yürümek üzere onu koltuklarlar, onun koltuğuna girerler.
این خود آثار غم و پژمردگیست ** هر یکی زینها رسول مردگیست
Bu ancak gam alametidir, pörsüme nişanesidir. Bunların her biri, ölüm elçisidir.
تفسیر اسفل سافلین الا الذین آمنوا و عملوا الصالحات فلهم اجر غیر مومنون
“Onu aşağılıkların en aşağısına reddettik. Ancak inanan ve iyilikte bulunanlar müstesna. Onlara sonu olmıyan ve kesilmeyen ecir vardır” ayetinin tefsiri
لیک گر باشد طبیبش نور حق ** نیست از پیری و تب نقصان و دق
Fakat bir adamın hekimi Tanrı nuru olursa ona kocalıktan, hararetten bir noksan gelmez.
سستی او هست چون سستی مست ** که اندر آن سستیش رشک رستمست 975
Onun gevşekliği, sarhoşun gevşekliği gibidir. O gevşeklikte bile güçlü kuvvetlidir, Rüstem bile ona haset eder.
گر بمیرد استخوانش غرق ذوق ** ذره ذرهش در شعاع نور شوق
Ölürse kemikleri zevke gark olur, zerre,zerre bütün varlığı, şevk ışığına dalar.