-
مرد او بر جای خرپشته نشاند ** وآنک کهنه گشت هم پشته نماند
- Ölü, gömüldüğü yerde bir yığın toprak kaldı. Öldüğü zaman geçtikçe o yığın da düzeldi gitti.
-
هر کسی را جفت کرده عدل حق ** پیل را با پیل و بق را جنس بق
- Allah adaleti, herkesi eşiyle çift etmiştir; fili fille, sivrisineği sivrisinekle.
-
مونس احمد به مجلس چار یار ** مونس بوجهل عتبه و ذوالخمار 1895
- Ahmed’e mecliste dört seçilmiş dost, enis olur, Ebucehl’e de Utbe’yle Zül-hımar!
-
کعبهی جبریل و جانها سدرهای ** قبلهی عبدالبطون شد سفرهای
- Cebrail’le canların kıblesi Sidre’dir, karnına kul olanların kıblesi sofra.
-
قبلهی عارف بود نور وصال ** قبلهی عقل مفلسف شد خیال
- Arifin kıblesi vuslat nurudur, filozaflaşan aklın kıblesi hayal.
-
قبلهی زاهد بود یزدان بر ** قبلهی مطمع بود همیان زر
- Zâhidin kıblesi ihsan sahibi Allah’dır, tamahkârın kıblesi altınla dolu torba.
-
قبلهی معنیوران صبر و درنگ ** قبلهی صورتپرستان نقش سنگ
- Mâna gözetenlerin kıblesi sabırdır, surete tapanların kıblesi taştan yapılan suret.
-
قبلهی باطننشینان ذوالمنن ** قبلهی ظاهرپرستان روی زن 1900
- Bâtın âleminde oturanların kıblesi lûtuf ve ihsan sahibi Allah’dır, zâhire tapanların kıblesi kadın yüzü.
-
همچنین برمیشمر تازه و کهن ** ور ملولی رو تو کار خویش کن
- Böylece eski yeni... Say dur. Usanırsan yürü, işine bak!
-
رزق ما در کاس زرین شد عقار ** وآن سگان را آب تتماج و تغار
- Bizim rızkımız, altın kâse içindeki şarap, köpeklerin rızkı, yal yedikleri yere dökülen tutamaç suyu.