-
شیر آن ایام ماضیهای خود ** میچشم از دایهی خواب ای صمد
- Uyku dadısından o geçmiş günlerin sütünü içerim ey bir şeye ihtiyacı olmayan ve herkes kendisine muhtaç olan Allah.
-
جمله عالم ز اختیار و هست خود ** میگریزد در سر سرمست خود
- Bütün âlem, kendi ihtiyarından, kendi varlığından sarhoşluk âlemine kaçmaktadır.
-
تا دمی از هوشیاری وا رهند ** ننگ خمر و زمر بر خود مینهند 225
- Bu suretle herkes, şarap, çalgı gibi şeylere düşer de kendi aklından bir an olsun kurtulmaya çalışır.
-
جمله دانسته کای این هستی فخ است ** فکر و ذکر اختیاری دوزخ است
- Herkes bilir ki bu varlık tuzaktır. İnsanın kendi ihtiyarı ile bir şeyi düşünmesi, bir şeyi anması cehennemdir âdeta.
-
میگریزند از خودی در بیخودی ** یا به مستی یا به شغل ای مهتدی
- Onun için herkes varlığından, kendiliğinden geçme âlemine, yahut sarhoşluğa kaçar, yahut da bir işe koyulup kendini unutur.
-
نفس را زان نیستی وا میکشی ** زانک بیفرمان شد اندر بیهشی
- Fakat yine bu âlemden kendini çeker, varlık âlemine gelirsin. Çünkü o kendini unutma âlemine Allah fermanı olmadan gitmiştik.
-
لیس للجن و لا للانس ان ** ینفذوا من حبس اقطار الزمن
- Ne cin, zaman kaydının hapsinden kurtulabilir, ne insan.
-
لا نفوذ الا بسلطان الهدی ** من تجاویف السموات العلی 230
- Yüce göklere çıkmak, ancak doğru yolu bulma kuvvetiyle olabilir.
-
لا هدی الا بسلطان یقی ** من حراس الشهب روح المتقی
- İnsan, doğru yolu ancak Allah’dan çekinen kulun ruhunu, göklerden şeytanları kovan şahaplardan koruyan kuvvetle bulabilir.
-
هیچ کس را تا نگردد او فنا ** نیست ره در بارگاه کبریا
- Yok olmadıkça hiç kimseye ululuk tapısına varmaya yol yoktur.