-
که مرورا گرگ زد یا رهزنی ** یا فتاد اندر چهی یا مکمنی
- Acaba onu kurt mu paraladı, yoksa eşkiya mı öldürdü; yoksa bir kuyuya mı düştü, yahut da bir pusuya mı uğradı? Derlerdi.
-
جمله فرزندانش در اشغال مست ** خود نگفتندی که بابایی بدست
- Çocuklarının hepsi de düşüncelere dalarlar, hiç biri babamız sağ demezdi.
-
بعد نه سال آمد او هم عاریه ** گشت پیدا باز شد متواریه
- Tam dokuz yıl sonra fakat yine iğreti olarak meydana çıktı, bir müddet sonra yine gözden kayboldu.
-
یک مهی مهمان فرزندان خویش ** بود و زان پس کس ندیدش رنگ بیش
- Bir ay oğullarına konuk oldu. Ondan sonra hiç kimse, bir daha onun rengini bile görmedi.
-
برد هم جنسی پریانش چنان ** که رباید روح را زخم سنان 2980
- Kılıç yarası, bedenden ruhu nasıl çalarsa peri cinsinden oluşu onu, insanlar arasından öyle kaptı işte.
-
چون بهشتی جنس جنت آمدست ** هم ز جنسیت شود یزدانپرست
- Cennetlik, cennet cinsinden olduğu için bu cinsiyet bakımından Tanrı’ya tapar.
-
نه نبی فرمود جود و محمده ** شاخ جنت دان به دنیا آمده
- Peygamber “Hamd ve cömertlik, dünyaya uzanmış cennet dallarıdır” demedi mi?
-
مهرها را جمله جنس مهر خوان ** قهرها را جمله جنس قهر دان
- Bütün sevgileri, lûtufları, sevgi ve lûtuf cinsinden bil, bütün kahırları da kahır cinsinden.
-
لاابالی لا ابالی آورد ** زانک جنس هم بوند اندر خرد
- Küstahlık, küstahlığı doğurur, aldatan aldanır. Çünkü bunlar akıl bakımından birbirlerinin cinsidir.
-
بود جنسیت در ادریس از نجوم ** هشت سال او با زحل بد در قدوم 2985
- İdris yıldızların cinsindendi. Onun için sekiz yıl Zuhal’de kaldı.