-
آنچنان که عارف از راه نهان ** خوش نشسته میرود در صد جهان
- Hani arifin oturup durduğu halde gizli bir yoldan yüzlerce aleme gittiği gibi.
-
گر ندادستش چنین رفتار دست ** این خبرها زان ولایت از کیست
- Böyle gidiş mümkün değilse o ilden gelen bu haberler, kimden geliyor öyleyse?
-
این خبرها وین روایات محق ** صد هزاران پیر بر وی متفق
- Bu haberlerde, bu dosdoğru rivayetlerde yüz binlerce pir ittifak etmiştir.
-
یک خلافی نی میان این عیون ** آنچنان که هست در علم ظنون 4135
- Bu kaynaklarda, öyle zanla kurulmuş bilgilerde olduğu gibi türlü, türlü değil, bir tane bile aykırı şey yoktur.
-
آن تحری آمد اندر لیل تار ** وین حضور کعبه و وسط نهار
- O arayış, karanlık gecede kıble arayışına benzer. Buysa öyle bir haldir ki gün ortası, Kabe de işte orada durup durmada.
-
خیز ای نمرود پر جوی از کسان ** نردبانی نایدت زین کرکسان
- Kalk ey Nemrut, adamları kanat edin. Bu gerkesler, sana merdiven olamaz.
-
عقل جزوی کرکس آمد ای مقل ** پر او با جیفهخواری متصل
- Ey zayıf adam, cüzi akıl gerkese benzer. O daima leş yer de öyle uçar.
-
عقل ابدالان چو پر جبرئیل ** میپرد تا ظل سدره میل میل
- Abdal’ların aklıysa Cebrail’in kanadı gibidir. Mil ,mil yol alır ta sidre gölgesine uçar.
-
باز سلطانم گشم نیکوپیم ** فارغ از مردارم و کرکس نیم 4140
- Ben padişahın doğanıyım. Güzelim, izim kutlu. Ben leşe aldırış bile etmem, gerkes değilim ben.
-
ترک کرکس کن که من باشم کست ** یک پر من بهتر از صد کرکست
- Gergesi bırak, senin adamın ben olayım. Benim bir kanadım yüzlerce gerkesten iyidir.