آن یکی را قبله شد جولاهگی ** وآن یکی حارس برای جامگی
Birisi çulhacılığı kıble edinmiştir, öbürü kaftan parası için padişaha bekçilik yapar.
وان یکی بیکار و رو در لامکان ** که از آن سو دادیش تو قوت جان 585
Bir başkası da işsiz güçsüzdür, yüzünü mekânsızlık yurduna tutmuştur. Çünkü onun can gıdasını da oradan sen vermedesin.
کار او دارد که حق را شد مرید ** بهر کار او ز هر کاری برید
İradesini Allah’ya verenin işi iştir. O, Allah işi için her işten kesilmiştir.
دیگران چون کودکان این روز چند ** تا شب ترحال بازی میکنند
Başkaları şu birkaç gün içinde ta göç gecesine kadar çocuklar gibi oyuna dalıp giderler.
خوابناکی کو ز یقظت میجهد ** دایهی وسواس عشوهش میدهد
Uyuyan biri sıçrayıp uyandı mı vesveseler dadısı ona işveler yapar.
رو بخسپ ای جان که نگذاریم ما ** که کسی از خواب بجهاند ترا
Hadi der canım yavrum uyu. Kimsenin seni uyandırmasına razı değiliz biz.
هم تو خود را بر کنی از بیخ خواب ** همچو تشنه که شنود او بانک آب 590
Senin, kendi kendini uykudan çekip koparman lâzım... su sesini duyan susuz gibi hani.
بانگ آبم من به گوش تشنگان ** همچو باران میرسم از آسمان
Ben, susuzların kulağına gelen bir su sesiyim. Yağmur gibi göklerden yağarım ben.
بر جه ای عاشق برآور اضطراب ** بانگ آب و تشنه و آنگاه خواب
Âşık, sıçra, şu ıstıraptan kurtul. Hem susuzluk, hem su sesini duymak, hem de uyku... Bu nasıl olur?
حکایت آن عاشق کی شب بیامد بر امید وعدهی معشوق بدان وثاقی کی اشارت کرده بود و بعضی از شب منتظر ماند و خوابش بربود معشوق آمد بهر انجاز وعده او را خفته یافت جیبش پر جوز کرد و او را خفته گذاشت و بازگشت
Bir âşık,sevgilisinin verdiği söze uyup geleceği yere geldi,fakat gece uzadı,o da beklerken uykusu gelip daldı.Sevgilisi,va’idinde durdu, geldi.Fakat onu uyur görünce cebini cevizle doldurup gitti
عاشقی بودست در ایام پیش ** پاسبان عهد اندر عهد خویش
Eski zamanlarda bir âşık vardı, devrinde ahdinde duran bir âşıktı o.