Biz (mâ) kelimesi, lûgatte nasıl bir kelimedir? İspata ve nefye delalet eden bir kelime. Hâlbuki ben ispat değilim; zatım, varlığım yoktur ki ispat edilebilsin. (Varlığım olmadığından ) Nefiy de değilim (yokun varlığı nefiy de edilemez, esasen olmadığı için yoktur da denemez).
ما چه باشد در لغت اثبات و نفی ** من نه اثباتم منم بیذات و نفی
Ben varlığı yoklukta buldum, onun için varlığı yokluğa feda ettim.1735
من کسی در ناکسی دریافتم ** پس کسی در ناکسی دربافتم
Padişahların hepsi kendilerine karşı alçalana alçalırlar. Bütün hak, kendisine sarhoş olanın sarhoşudur.
جمله شاهان بندهی بندهی خودند ** جمله خلقان مردهی مردهی خودند
Padişahlar, kendilerine kul olana kul olurlar. Halk umumiyetle kendi yolunda ölenin yolunda ölür.
جمله شاهان پست، پست خویش را ** جمله خلقان مست، مست خویش را
Avcı onları ansızın avlamak için kuşlara av olmaktadır.
میشود صیاد، مرغان را شکار ** تا کند ناگاه ایشان را شکار
Dilberler; âşıkları, canla, başla ararlar. Bütün maşuklar âşıklara avlanmışlardır.
بیدلان را دلبران جسته به جان ** جمله معشوقان شکار عاشقان
Kimi âşık görürsen bil ki mâşuktur. Çünkü o, âşık olmakla beraber mâşuk tarafından sevildiği cihette mâşuktur da.1740
هر که عاشق دیدیاش معشوق دان ** کو به نسبت هست هم این و هم آن
Susuzlar âlemde su ararlar, fakat su da cihanda susuzları arar.
تشنگان گر آب جویند از جهان ** آب جوید هم به عالم تشنگان
Mademki âşık odur, sen sus artık. Madem ki o, kulağını çekmekte, sen tamamıyla kulak kesil!
چون که عاشق اوست تو خاموش باش ** او چو گوشت میکشد تو گوش باش
Sel akmaya başlar başlamaz önünü kes, yolunu bağla. Yoksa âlemi perişan ve harap eder, her tarafı yıkar.
بند کن چون سیل سیلانی کند ** ور نه رسوایی و ویرانی کند
Fakat harap olmaktan niye gamlanayım? Harabenin altında padişah hazinesi var!
من چه غم دارم که ویرانی بود ** زیر ویران گنج سلطانی بود
Hakka dalan kişi daha ziyade dalmak, can denizinin dalgası altüst olmak ister.1745
غرق حق خواهد که باشد غرقتر ** همچو موج بحر جان زیر و زبر
Denizin altı mı daha hoştur, yoksa üstü mü? Onun oku mu daha ziyade gönül çekici ve güzeldir, o oka karşı siper tutmak mı?
زیر دریا خوشتر آید یا زبر ** تیر او دل کش تر آید یا سپر
Şu halde ey gönül! Neşe ve sefayı cefa ve belâdan ayırt edersen vesveseye zebun olmuş olursun.
پاره کردهی وسوسه باشی دلا ** گر طرب را باز دانی از بلا
Tutalım ki senin isteğinde şeker tadı var; sevgilinin isteği, isteksizlik murat ve maksadı terk etme değil mi?
گر مرادت را مذاق شکر است ** بیمرادی نه مراد دل بر است
Onun her bir yıldızı yüzlerce hilâlin kan diyetidir. Ona, âlemin kanını dökmek helâldir!
هر ستارهش خونبهای صد هلال ** خون عالم ریختن او را حلال
Biz değeri de bulduk kan diyetini de. Ve o yüzden can vermeye koştuk.1750
ما بها و خونبها را یافتیم ** جانب جان باختن بشتافتیم
Ey âşık! Âşıkların hayatı ölümledir. Gönlü gönül vermeden başka bir suretle bulamazsın.
ای حیات عاشقان در مردگی ** دل نیابی جز که در دل بردگی
Yüzlerce nâz ü işveyle gönlünü almak istedim; sevgili bana istiğna yüzünü gösterdi, bahaneler etti.
من دلش جسته به صد ناز و دلال ** او بهانه کرده با من از ملال
“Bu akıl, bu can, senin aşkına gark olmuş değil mi ki?” dedim, dedi ki: “Git, git; bana bu efsunu okuma!
گفتم آخر غرق تست این عقل و جان ** گفت رو رو بر من این افسون مخوان
Ben, senin ne düşündüğünü bilmez miyim? Ey iki gören! Sen, sevgiliyi nasıl gördün; buna imkân mı var?
من ندانم آن چه اندیشیدهای ** ای دو دیده دوست را چون دیدهای
Ey ağırcanlı! Sen onu hor gördün; çünkü çok ucuz aldın!1755
ای گران جان خوار دیده ستی و را ** ز آن که بس ارزان خریده ستی و را
Ucuz alan ucuz verir. Çocuk bir inciyi bir somuna değişir.
هر که او ارزان خرد ارزان دهد ** گوهری طفلی به قرصی نان دهد
Ben öyle bir aşka gark olmuşum ki evvel gelenlerin aşkları da benim bu aşkıma batmış, yok olmuştur, sonra gelenlerin aşkları da!
غرق عشقیام که غرق است اندر این ** عشقهای اولین و آخرین
Ben, o aşkı kısaca söyledim, tamamıyla anlatmadım. Anlatacak olsam hem dudaklar yanar hem dil!
مجملش گفتم نکردم ز آن بیان ** ور نه هم افهام سوزد هم زبان