English    Türkçe    فارسی   

2
1243-1267

  • Gafilsen hiç olmazsa kendi yaraladığını bilirsin ya. Sen hem kendine azapsın, hem başkalarına!
  • Ya baltayı al, ercesine vur, Ali gibi bu Hayber kapısını kopar.
  • Yahut bu dikeni gülfidanına ulaştır, sevgilinin nurunu nâra kavuştur? 1245
  • Da onun nuru senin ateşini söndürsün; vuslatı, dikenini gül bahçesi haline getirsin.
  • Sen cehenneme benziyorsun, o ise mümindir. Mümine ateşi söndürmek imkânı var .
  • Mustafa, cehennemin sözünü naklederek buyurdu ki: “ Cehennem, korkusundan mümine yalvararak,
  • “Padişahım, çabuk geç, Nurun, ateşimi söndürecek” der.
  • Şu halde ateşi helâk eden, müminin nurudur. Çünkü bir şeyi zıddından başka bir şeyle gidermek imkânsızdır. 1250
  • Adalet gününde ateş, nurun zıddıdır, zira ateş kahırdan meydana gelmedir, nur, ihsan ve fazıldan.
  • Ateşin şerrini defetmek istiyorsan ateşin gönlüne rahmet suyunu saç!
  • O rahmet suyunun kaynağı mümindir. Âbıhayat, ihsan sahibinin pak ruhudur.
  • Nefsin ondan kaçmakta. Çünkü sen ateştensin, o su, ırmak suyu.
  • Ateş, sudan söndüğündendir ki sudan kaçmaktadır. 1255
  • Senin duygun, fikrin hep ateşten. Şeyhin duygusu ve fikri ise o güzel nur.
  • Onun nur suyu ateşe damladı mı ateşten cız, cız sesi çıkmaya başlar.
  • O cızladıkça sen ona “ Öl, bit” de ki, bu nefis cehennemin sönsün.
  • Sönsün ki senin gül bahçeni yakmasın; senin adalet ve ihsanını söndürmesin.
  • O söndükten sonra ne dikersen biter… Lâleler, ak güller, marsamalar çıkar. 1260
  • Yine doğru yoldan alabildiğine gidiyoruz. Hocam, dön geri, yolumuz nerede?
  • Şunu anlatıyorduk: Hasetçi adam, senin eşeğin topal, konak yeri de adamakıllı uzak.
  • Yıl geçti, ekin vakti değil. Yüz karalığından, kötü işten başka da mahsul yok.
  • Ten ağacına kurt düştü. Onu söküp ateşe atmak lâzım.
  • Yolcu, kendine gel, kendine… Vakit geçti, ömür güneşi kuyuya doğruldu. 1265
  • Bu iki günceğizinde olsun, kuvvetin varken kocalığını Hak yoluna sarf et.
  • Elinde kalan şu kadarcık tohumu olsun ek de bu iki anlık müddetten uzun bir ömür bitsin.