English    Türkçe    فارسی   

2
2208-2232

  • Bahçıvan ondan da kurtulup fakîhe geldi ve dedi ki: “Ey fakîh! Ne fakîhi, ey her sefih kişinin bile arlandığı herif!
  • Ey eli kesilecise, bağlara gir de, caiz midir? Emir var mı bile deme. Fetvan bu mu senin?
  • Böyle bir ruhsatı Vasît’temi okudun? Yoksa bu mesele Muhit’te mi var?” 2210
  • Fakîh “Vur, vur, hakkın var. Fırsat ele geçti. Dostlardan ayrılanın lâyığı budur” dedi.
  • Hastanın ve Peygamber Sallâllahü Aleyhi Ve Sellem’in hasta sahabeyi dolaşıp hatırını sorması hikâyesine dönüş
  • Hastanın hatırını soruş, dostluğu, birliği temin etmek içindir. Bu birlik, bu dostluk da yüz türlü sevgi doğurur.
  • Naziri olmayan Peygamber, hastayı dolaşmaya, hatırını sormaya gidince o sahabeyi ölüm halinde gördü.
  • Velilerin huzurundan uzaklaşırsan hakikatte Tanrı’dan uzaklaşırsın.
  • Yoldaşlardan ayrılmanın sonu bile gam olursa padişahlardan ayrılık nasıl olur da ondan daha aşağı olur. 2215
  • Her an durma, padişahların gölgesini ara bul ki o gölgede güneşten de iyi bir hale gelesin.
  • Sefere çıkarsan bu niyetle çık, oturuyorsan yine bundan gafil olma!
  • Bir şeyhin Ebu Yezid’e “Kâbe benim, benim etrafımda tavaf et” demesi
  • Ümmet Şeyhi Bayezid, hac ve umre için yola düşmüş, Mekke’ye doğru koşa, koşa gidiyordu.
  • Hangi şehre varıyorsa önce o şehirdeki azizleri arıyor,
  • Bu şehirde basiret sahibi, gönül gözü açık kim var diye dolaşıp araştırıyordu. 2220
  • Tanrı, “Sefer esnasında nereye varırsan önce bir er araman gerek” dedi.
  • Hazine elde etmeye çalış, çünkü kâr, zarar, işin ardından gelir, sen bunları feri bil.
  • Biri buğday elde etmek için ekin ekerse sonunda saman da elde eder.
  • Fakat saman ekersen buğday elde edemezsin ki. İnsanların gözbebeği olan insanı ara, insanların gözbebeği olan insanı, insanların gözbebeğini!
  • Hac zamanı gelince Kâbe’yi ziyaret etmeye niyetlen. Oraya vardın mı Mekke’yi de görürsün. 2225
  • Miraçtan maksat dostu görmekti. Bu arada Arş da görüldü, melekler de.
  • Hikâye
  • Yeni bir mürit günün birinde bir ev yaptırdı. Pir gelip evini gördü.
  • Şeyh, o yeni müridini, o iyi düşünceli kişiyi imtihan etmek maksadıyla dedi ki:
  • “Yoldaş, eve niçin pencere açtın?” O da şöyle cevap verdi: “Işık gelsin diye”
  • Şeyh “O feridir. Şunu niyaz etmek gerek: Bu pencereden ezanı duyasın” dedi. 2230
  • Bayezid, seferde vaktin Hızır’ı olan kişiyi bulmak için uğraşmakta, böyle bir er araştırmaktaydı.
  • Vücudu hilâl gibi incelmiş bir pir gördü; onda erlerin halini, kalini buldu.