English    Türkçe    فارسی   

2
2320-2344

  • İnsan olan bilir ki o, sonradan yapılmalıdır. Fakat evde ağ kuran örümcek ne bilsin! 2320
  • Sivrisinek ne bilir, bu bağ kimin? Baharın doğar, kışın ölür.
  • Tahta içinde sınık bir halde doğan kurt, tahtanın fidanlık halini bilir mi?
  • Bilse bilse o vakit mahiyeti itibariyle akıl sahibi olur, isterse sureti kurt olsun.
  • Akıl, kendini renk, renk, çeşit, çeşit gösterir, ama peri gibi o suretlerden fersahlarca uzaktır.
  • Hatta peri de nedir ki? Melekten bile üstündür. Fakat sen sinek kanatlısın da onun için aşağılarda uçuyorsun. 2325
  • Gerçi aklın, seni yüceliklere çekmekte; ama taklit kurşun aşağılıklarda yayılmakta.
  • Taklitten doğan bilgi canımızın vebalidir, iğretidir. Bizse o bizim malımızdır diye oturup kalmışız.
  • Bu çeşit akıldansa cahil olmak daha iyi. Deliliğe vurmak daha yeğ!
  • Faydanı nede görüyorsan ondan kaç. Zehir iç, Âbıhayatı dök!
  • Seni öveni söv, kazancını, sermayeni müflise borç ver! 2330
  • Eminliği bırak, korku yerine var. Namusu terk et, apaçık rüsvay ol!
  • Ben uzun uzadıya ilerisini düşünen aklı denedim. Bundan böyle divaneliğe vuracağım!
  • Seyyid’in “Niçin orospuyu aldın?” demesi üzerine Delkak’ın mazereti
  • Seyyid-i Ecel, bir gece Delkak’a “Hemencecik bir orospuyu neden aldın?
  • Bunu bana söylemeliydin. Sana namuslu bir kız alırdık” dedi.
  • Delkak “Dokuz tane namuslu, temiz kadın aldım, hepsi orospu oldu. Derdimden eridim, bittim. 2335
  • Bunun üzerine bu hiçbir işe yaramaz orospuyu aldım. Görelim bakalım, bunun sonu ne olacak?” dedi.
  • Ben, birçok defalar aklı sınadım. Bundan sonra bir tarla arayacak, oraya delilik tohumu saçacağım!
  • Birisinin kendisini deli gösteren bir uluyu hile ile söyletmesi
  • Birisi” Bir akıllı arıyorum, onunla meşverette bulunacağım, bir müşkülüm var, ona söyleyeceğim” dedi.
  • Bu sözü duyan da “Şehrimizde kendisini deliliğe vuran birisi var, ondan başka akıllı yok.
  • İşte bir sopaya binmiş, çocuklarla beraber koşup duruyor. 2340
  • Rey ve tedbir sahibi, ateş parçası gibi bir adamdır. Kadri gök gibi yüce, yıldızlar yağdırıcı bir zattır.
  • Kudreti, parlaklığı, Kerrûbilere can olmuştur. O, kendisini bu divanelikte gizlemiştir.” dedi.
  • Fakat her divaneyi kendine can sayma.. Sâmiri gibi buzağıya secde etme.
  • Bir veli sana gayb’a ait yüz binlerce şeyi, yüz binlerce sırrı apaçık söylese bile,