English    Türkçe    فارسی   

2
3743-3767

  • Kavgacı kuşlar, hepiniz doğan gibi şehriyarın şu davulunu duyun!
  • Aranızdaki ihtilâfı bırakın da ruhunuzu her yandan şâdedin.
  • Nerede olursanız olun, yüzünüzü o tarafa dönün. O Süleyman, sizi kendine teveccühten men etmedi ki. 3745
  • Fakat kör kuşlarız, terbiyeden hayli uzağız. O Süleyman’ı bir an bile tanımadık gitti!
  • Baykuşlar gibi doğanlara düşmanız, hulâsa viranelerde kalmışız.
  • Bilgisizliğimiz, körlüğümüz son derecede. Bu yüzden de Allah azizlerini incitmeye kastediyoruz.
  • Süleyman’dan aydınlanan kuşlar, nasıl olur da suçsuz, sebepsiz bir kuşun kanadını yolarlar?
  • Kanadını yolmak şöyle dursun, onlar, âcizlere yem verirler. O kuşlarda aykırılık ve kin yoktur. Hoş kuştur onlar, hoş kuş! 3750
  • Onların hüthüteleri kutlulamak üzere yüzlerce Belkıs’ın yolunu açar;
  • Kargaları surette kargadır, hakikatte himmet doğanı “Mâzâga” sırrına mazhardır onlar.
  • Leylekleri “lek, lek” der ama şüpheye birlik ateşini salar;
  • Güvercinleri, doğanlardan korkmaz. Hatta doğan, o güvercinlerin önünde baş kor.
  • Bülbülleri, insana vecit ve halet verir; gülistanları, kendi gönüllerindedir. 3755
  • Duduları, şeker kaydında değildir. Ebedî şekeri, kendi içlerinde bulurlar.
  • Tavusların ayakları bile, bakılsa, öbür tavusların kanatlarından daha güzel görünür.
  • Hakan kuşlarının kuru bir sesten ibaret kuşdilleri nerede, Süleyman kuşlarının söyledikleri kuşdili nerede?
  • Sen ne bilirsin kuşların seslerini? Bir an olsun Süleyman’ı görmedin ki!
  • İnsana sesi neşe veren o kuşun kanadı meşrıktan da hariç, mağripten de. 3760
  • Her ahengi, Kürsi’den ta yere kadar bütün âlemi doldurur. Azameti yeryüzünden Arşa kadar bütün cihanı istilâ eder.
  • Bu Süleyman’a uymayan kuş, karanlığa âşıktır. Yarasaya benzer.
  • Ey kötü yarasa, Süleyman’a alış da ebediyen zulmette kalma.
  • Oraya doğru bir arşın gitsen arşın gibi ölçü kutbu kesilir, her tarafı ölçer biçersin.
  • Irgalaya bocalaya topal, topal bile olsa o tarafa sıçradın mı topallıktan da kurtulursun, sakatlıktan da! 3765
  • Tavuktan çıkan kaz palazları
  • Seni tavuk yetiştirdi, kanadının altında büyüttü. Sana dadılık etti ama sen yine kaz palazısın.
  • Anan o denizin kazıdır. Ancak dadın toprağa mensuptu, dadın bu kuruluğa tapardı.