English    Türkçe    فارسی   

3
3308-3332

  • Buğday tanesi de yiyebilirsin. Hâlbuki ben yiyemem ki… Yerimde, yurdumda bundan âcizim ben.
  • Sen buğday da yiyebilirsin, arpa da, darı, mısır gibi başka şeyler de… Hâlbuki ben bunları yiyemem.
  • Böyle olduğu halde bizim kısmetimiz olan şu bir parçacık ekmeği bile kapıyorsun! 3310
  • Horozun köpeğe cevabı
  • Bu sözü duyan horoz, “Merak etme, Allah sana buna karşılık başka şeyler verir.
  • Bu ev sahibinin atı sakatlanacak, yarın sabah, adamakıllı doyacaksın, kederlenme.
  • Atın ölümü, köpeklere bir bayram olacak… Çalışıp çabalamadan bir hayli rızık dökülüp kalacak“ dedi.
  • Adam, bu sözü duyunca derhal atı sattı. Horozun dediği çıkmadı, köpeğe karşı mahcup vaziyette kaldı.
  • Ertesi günü yine horoz, ekmeği kapınca köpek ağzını açtı, dedi ki: 3315
  • “A düzenbaz horoz… Bu yalan niceye bir? Niceye bir bu zulümkârlık, bu yalancılık, bu kara yüreklilik?
  • Hani at sakatlanacak dediydin, nerde? Sen, düzenci körün birisin, sözünde hiçbir doğru yok!”
  • Her şeyden haberi olan horoz, köpeğe “Atı sakatlandı, sakatlandı ama başka yerde.
  • Atını satıp ziyandan kurtuldu. Uğrayacağı ziyanı, başkalarına yükletti.
  • Fakat yarın katırı sakatlanacak, o nimet, ancak köpeklere nasip olacak” dedi 3320
  • O haris adam, hemencecik katırı da sattı, dertten de kurtuldu, ziyandan da.
  • Üçüncü günü köpek, horoza dedi ki: “Ey beyliği davulla dümbelekle ilân edilen yalancılar beyi, hani, nerede vaadin?”
  • Horoz, “Acele katırı da sattı. Fakat yarın kölesi ölecek.
  • Ölünce de akrabası, yoksullara köpeklere ekmekler dağıtacaklar” dedi.
  • Adam, bunu duyunca köleyi de satıp ziyandan kurtuldu, yüzü parladı, neşelendi. 3325
  • Şükürler etmekte, âlemde üç ziyandan da kurtuldum.
  • Kümes hayvanlarıyla köpeklerin dillerini öğrendim de kötü takdirlerden kendimi kurtardım demekteydi.
  • Ekmekten mahrum kalan köpek, üçüncü gün “Ey tek, çift atıp duran herzevekil ve yalancı horoz!
  • Köpeğe vaat ettiği üç şeyde de yalanı çıkmış olan horozun utanması
  • Yalanın, düzenin niceye bir sürecek? Sen yalandan başka bir söz söylemez misin?” dedi.
  • Horoz dedi ki: “Haşa… Ne ben yalan söylerim, ne benim cinsimden olan öbür horozlar. Biz yalandan yunmuş, arınmışız! 3330
  • Biz horozlar, müezzinler gibi doğru söyler, güneşi gözetler, vakit geldi mi ki diye bekler dururuz!
  • Bizi bir leğen altına kapatsalar yine içten içe güneşi gözler, onun nerede olduğunu anlarız.