English    Türkçe    فارسی   

5
1684-1708

  • Mızrağa, kılıca nasıl yalvarabilirsin? Onlar, o yüce kişinin elinde tutsaktır.
  • O, sanatkarlıkta Azeri’dir, bense putum. Benden ne alet yaparsa o aletim ben. 1685
  • Beni kadeh yaparsa kadeh olurum, hançer yaparsa hançer.
  • Çeşme yaparsa su veririm, ateş yaparsa ziya.
  • Yağmur yaparsa yağar, harmana feyiz ve bereket veririm, ok yaparsa bedene saplanırım.
  • Yılan yaparsa zehirlerim, yardim ederse hizmette bulunurum.
  • Ben iki parmağın arasındaki kalem gibiyim. İbadet safında mütereddit değilim. 1690
  • Azrail toprağı söze tuttu; o sırada o köhne topraktan bir avuç kaptı.
  • Yeryüzünden sihirbazca bir avuç toprak aldı, halbuki toprak, sözle meşguldü, ondan haberi bile olmadı.
  • O bir avuç toprağı yeryüzünün rızası olmadan aldı, kaçmak isteyen, ayakları gerisin geriye giden çocuğu nasıl zorla mektebe götürürlerse öylece Tanrı tapısına götürdü.
  • Tanrı dedi ki: Apaydın bilgim hakki için seni bu halkın celladı yapacağım.
  • Azrail dedi ki: Yarabbi, halk bana düşman olur. halkın ölüm çağında boğazını siktim mi herkes bana düşman kesilir. 1695
  • Yüce Tanrım, reva görür müsün halk benden nefret etsin, bana düşman olsun?
  • Tanrı dedi ki: Ben, sıtma ve humma, kulunç, yaralanma, gibi öyle sebepler yaratırım ki,
  • Onlar gözlerini senden çevirirler, o hastalıklara, o sebeplere üç kat sarılırlar, yalnız onları görürler.
  • Azrail, “Yarabbi, Yüce Tanrım, öyle kullarında vardır ki onlar, sebepleri yırtarlar.
  • Gözleri sebeplerden geçer, senin ihsanınla perdeleri asar. 1700
  • Hal göz doktorundan birlik sürmesini çekerler de illetten de kurtulurlar sebepten de.
  • Ne hummaya bakarlar, ne kulunca, ne basura, bu sebeplere hiç ehemmiyet vermezler.
  • Çünkü bu illetlerin her birinin devası vardır. Deva kabul etmeyen illet kaza ve kaderdir.
  • Bilki her hastalığın mutlaka bir devası vardır. Soğuk illetinin devası nasıl kürk giymekse.
  • Fakat Tanrı, bir adamı dondurmayı murat ederse soğuk, yüz tane kürk giyse yüzünden de tesir eder. 1705
  • Bedeni öyle bir titremeye baslar ki, ne elbiseyle ısınır ne evle.
  • Kaza ve kader geldi mi doktor aptallaşır. O ilaç da fayda verme hususunda yolunu şaşırır.
  • Ahmakları avlayan bu sebepler, nasıl olur da can gözü açık olanın anlayışına perde olur?