English    Türkçe    فارسی   

5
199-223

  • Yağmur pis şeyleri arıtmak için gökten yağar.
  • Suyun bütün pislikleri temizlemesi, ulu Allah’nın da suyu pislikten arıtması, hasılı ulu Allah’nın kötülüklerden arı, noksanlardan münezzeh oluşu
  • Su durdu mu pislenir. Pislenince de duygu ondan iğrenir, onu istemez. 200
  • Allah yine onu doğruluk denizine götürür. O suların suyu kereminden onu yıkar, arıtır.
  • Ertesi yıl eteğini sürüyerek gelir. Hey, neredesin? Dense “Hoşlar denizindeyim.
  • Ben burada pislendim, gittim. Temiz geldim. Elbiseler giyindim, toprağa ulaştım.
  • Ey kirliler, pisler, bana gelin. Çünkü, ben Allah huyu ile huylandım.
  • Bütün kirliliğinizi kabul ederim, melek gibi, şeytana bile temizlik bağışlarım. 205
  • Pislenince yine oraya giderim, temizliklerin aslının aslına varırım.
  • Kirli hırkamı orada başımdan çıkarırım, o, yine bana temiz bir elbise verir.
  • Onun işi budur, benim işim de bu. Alemlerin Rabbi, alemi bezer süsler” der.
  • Bizim bu pisliklerimiz olmasaydı suya bu icazetname nereden verilirdi?
  • Su, birisinden altın keseleri çalmış, nerede bir müflis diye her tarafa koşan birine benzer. 210
  • Yahut bitmiş otlara dökülür; yahut bir yüzü yunmamışın yüzünü yıkar.
  • Yahut da denizlerde elsiz ayaksız gemiyi hamal gibi başında taşır.
  • Onda yüz binlerce ilaç gizli. Çünkü her ilaç olduğu gibi ondan yetişir gelişir.
  • Her incinin canı, her tanenin gönlü, bir eczane gibi olan suda yürür durur.
  • Yeryüzü yetimlerini o besler, kuruyup kalmış kişileri o yürütür. 215
  • Fakat mayası bitti mi bunalır, yeryüzünde bizim gibi şaşırır kalır.
  • Suyun bulandıktan sonra ulu Allah’dan yardım dilemesi
  • İçten feryada başlar; Yarabbi, bana ne verdiysen verdim, yoksul kaldım.
  • Sermayemi temize pise döktüm sarf ettim. Ey sermaye veren, daha yok mu?
  • Allah buluta onu iyi bir yere götür der. Güneşe de ey güneş der onu yukarıya çek!
  • Onu türlü türlü yollara sürer, nihayet ucu bucağı olmayan denize ulaştırır. 220
  • Bu sudan maksat velilerin canıdır. O can, sizin kirliliklerinizi iyiden iyiye yıkar, arıtır.
  • Yeryüzündekilerin hıyanetliklerinden bunaldı mı yine arşa, temizlik bağışlayana gider.
  • Yine o taraftan eteğini çeke çeke gelir, o okyanusun temizliklerinden yeryüzündekilere ders vermeye koşar.