English    Türkçe    فارسی   

5
2184-2208

  • Aşk karşısında kıl kadar bile korku yoktur. Aşk mezhebinde herkes kurbandır.
  • Aşk, Tanrı sıfatıdır. Fakat korku, şehvete kapılmış kulun sıfatıdır. 2185
  • Kuran’da “Onlar Tanrıyı severler” sözünü okudun ya, bu söz “Tanrı da onları sever” sözüne eştir.
  • Şu halde muhabbeti de Tanrı sıfatı bil, aşkı da. Azizim korku Tanrı sıfatı olamaz.
  • Tanrı sıfatı nerede, bir avuç toprağın sıfatı nerede? Sonradan yaratılanın sıfatı nerede, o pak ve önü sonu olmayan Tanrının sıfatı nerede?
  • Aşkın sıfatını söylemeye koyulursam yüz kıyamet kopar da yine noksan kalır.
  • Çünkü kıyametin kopacağı bir zaman, bu dünyanın bir sonu vardır. Fakat Tanrı sıfatına son nerede? 2190
  • Aşkın beş yüz kanadı vardır. Her kanadı, arştan yer altına kadar bütün kainatı kaplar.
  • Korkak zahit, ayağı ile yürümeye çabalar. Aşılarsa şimşekten de hızlı uçarlar, yelden de!
  • O korkaklar, aşkın tozuna nereden ulaşacaklar? Aşk derdi, gökyüzünü döşeme edinir.
  • Zahit bu makama ulaşamaz. Meğer ki Tanrı ışığının inayeti gelip erişe de bu alemden ve bu yürüyüşten kurtula.
  • Kendi kuşundan, düşünden, dedikodusundan halas olsa da yüce doğan kuşu, padişaha yol bula. 2195
  • Bu dedikodu, cebir ve ihtiyarıdır. Sevgilinin cezbesi, bu ikisinin ardından gelir.
  • Hasılı o kadın eve varıp kapıyı açtı. Kapının sesi kulaklarına gelince,
  • Halayıkcağız perişan bir halde sıçradı, adam da namaza durdu.
  • Kadın halayıkcağızı perişan, şaşkın ve somurtkan,
  • Kocasını da namaz da görünce bu halden şüphelendi. 2200
  • Derhal kocasının eteğini kaldırdı. Bir de ne görsün? Aleti ve hayaları, meni içinde.
  • Aletinden arta kalan meni damlamada, baldırı dizi pislik içinde.
  • Başına vurdu da dedi ki: A adi herif, namaz kılan adamın hayaları böyle mi olur?
  • Şu alet, bu çeşit pislik içinde bulunan but ve kasık, Tanrıyı anmaya ve namaza layık mıdır?
  • Sen de insaf et, zulümle, kötülükle, küfür ve kinle dolu olan amel defteri sağ yandan verilmeye değer mi? 2205
  • Kafire de bu gökyüzünü, şu halkı ve alemi kim yarattı? Diye sorsan,
  • Der ki: Tanrı yarattı. Yaratmak, Tanrıya layıktır.
  • Fakat onun küfrü, bir hayli kötülüğü ve sitemi, bu çeşit ikrarla bir araya gelir mi?