Sen nasıl rızıka düşkün bir âşıksan rızık da rızık yiyene öyle düşkün bir âşıktır.2400
آنچنان که عاشقی بر زرق زار ** هست عاشق رزق هم بر رزقخوار
Tanrı'ya dayanma münasebetiyle bu dayancı denemek istiyen ve sebepleri bırakıp şehirden ve halkın geçeceği yerlerden uzaklaşarak bir dağ eteğine giden, açlıktan basını bir taşa koyan ve içinden Yarabbi, senin sebep yaratmana ve rızık vericiliğine dayandım, sebepleri bıraktım. Bu suretle sana dayanmanın sebep halk etmesini de göreyim diyen zahidin hikâyesi
در تقریر معنی توکل حکایت آن زاهد کی توکل را امتحان میکرد از میان اسباب و شهر برون آمد و از قوارع و رهگذر خلق دور شد و ببن کوهی مهجوری مفقودی در غایت گرسنگی سر بر سر سنگی نهاد و خفت و با خود گفت توکل کردم بر سببسازی و رزاقی تو و از اسباب منقطع شدم تا ببینم سببیت توکل را
Bir zahit, Mustafa'dan "Herkesin rızkı Tanrıdan gelir.
آن یکی زاهد شنود از مصطفی ** که یقین آید به جان رزق از خدا
Dilesen de, dilemesen de rızkın, senin aşkınla koşa koşa gelir, sana ulaşır" sözünü duymuştu.
گر بخواهی ور نخواهی رزق تو ** پیش تو آید دوان از عشق تو
Denemek için sahralara düştü, bir dağın dibine vardı, yatıp uyudu.
از برای امتحان آن مرد رفت ** در بیابان نزد کوهی خفت تفت
Bakalım diyordu, rızkım gelecek mi? Şunu bir göreyim de bu husustaki inancım kuvvetlensin.
که ببینم رزق میآید به من ** تا قوی گردد مرا در رزق ظن
Bir kervan, yolunu kaybetti. Süre süre o adamın bulunduğu yere kadar geldi. Kervan halkı onu uyumuş görünce,2405
کاروانی راه گم کرد و کشید ** سوی کوه آن ممتحن را خفته دید
Birisi bu adam neden böyle çölde yoldan ve şehirden uzak bir yerde çıplak bir halde yatıyor?
گفت این مرد این طرف چونست عور ** در بیابان از ره و از شهر دور
Hiçbir kurttan, hiçbir düşmandan korkmuyor. ölü mü acaba, yoksa diri mi? dedi.
ای عجب مردهست یا زنده که او ** مینترسد هیچ از گرگ و عدو
Kervan halkı gelip onu yakaladılar. O ulu er, mahsustan hiçbir şey söylemedi.
آمدند و دست بر وی میزدند ** قاصدا چیزی نگفت آن ارجمند
Ne vücudunu oynattı, ne başını. Ne de gözünü açtı.
هم نجنبید و نجنبانید سر ** وا نکرد از امتحان هم او بصر
Bunun üzerine bu zavallı zayıf, açlıktan ölüm haline gelmiş dediler.2410
پس بگفتند این ضعیف بیمراد ** از مجاعت سکته اندر اوفتاد
Ekmek ve bir kap içinde yemek getirdiler. Boğazına dökmek istediler.
نان بیاوردند و در دیگی طعام ** تا بریزندش به حلقوم و به کام
Zahit, rızkın, insana çaresiz yetişip geleceği hakkındaki sözü iyice anlamak için inadına dişlerini sıktı.
پس بقاصد مرد دندان سخت کرد ** تا ببیند صدق آن میعاد مرد
Kervan halkı acıdılar. Bu zavallı, tamamiyle bitmiş, açlıktan ölüm haline gelmiş dediler.
رحمشان آمد که این بس بینواست ** وز مجاعت هالک مرگ و فناست
Adam dedi ki: Gönül, susuyorsun ama sırrı biliyorsun da kendini naza çekiyorsun.
گفت ای دل گرچه خود تن میزنی ** راز میدانی و نازی میکنی
Gönlü cevap verdi. Biliyorum ki canıma da rızık veren Tanrıdır, tenime de. Bunu da mahsustan yapıyorum.
گفت دل دانم و قاصد میکنم ** رازق الله است بر جان و تنم
Bundan fazla sınama, deneme olur mu? Rızık, sabredenlere ne güzel yetişiyor bak.
امتحان زین بیشتر خود چون بود ** رزق سوی صابران خوش میرود
Tilkinin eşeğe cevap vermesi ve onu kazanca teşvik etmesi
جواب دادن روبه خر را و تحریض کردن او خر را بر کسب
Tilki dedi ki: Bu hikâyeleri bırak da az bile olsa elini kazanca at!
گفت روبه این حکایت را بهل ** دستها بر کسب زن جهد المقل
Tanrı sana el vermiştir, bir iş yap. Kazan da bir dosta da yardımda bulun.2420
دست دادستت خدا کاری بکن ** مکسبی کن یاری یاری بکن
Herkes, bir kazanca yürümüş, başka dostlarına da, yardım ediyor.
هر کسی در مکسبی پا مینهد ** یاری یاران دیگر میکند
Bütün kazancı bir kişi elde edemez. Bir kişi, hem dülger, hem saka, hem terzi olamaz ya.
زانک جمله کسب ناید از یکی ** هم دروگر هم سقا هم حایکی
Âlemin kararı böyledir. Herkes, yoksulluğundan bir işe sarılmıştır.
این بهنبازیست عالم بر قرار ** هر کسی کاری گزیند ز افتقار
Ortada bedava yemek şart değildir. Sünnet olan yol, iş işlemek ve bir şey kazanmaktır.
طبلخواری در میانه شرط نیست ** راه سنت کار و مکسب کردنیست
Eşeğin, tilkiye Tanrı'ya dayanmak kazançların en iyisidir. Çünkü herkes ona muhtaçtır. Herkes, yarabbi, bana bu işi rasgetir diye dua eder. Duada Tanrı'ya dayanma vardır. Tanrı'ya dayanmak, öyle bir kazançtır ki bu kazancı elde edenin, başka hiç bir kazanca ihtiyacı yoktur ve saire diye cevap vermesi
جواب گفتن خر روباه را کی توکل بهترین کسبهاست کی هر کسبی محتاجست به توکل کی ای خدا این کار مرا راست آر و دعا متضمن توکلست و توکل کسبی است کی به هیچ کسبی دیگر محتاج نیست الی آخره