İşte sizin imanınız da bunun gibi riya,geçici bir şey.O ezan gibi yol kesici.
هست ایمان شما زرق و مجاز ** راهزن همچون که آن بانگ نماز
Fakat Bayezid'in imanına,onun doğruluğuna karşı gönlümde nice hasret var.3390
لیک از ایمان و صدق بایزید ** چند حسرت در دل و جانم رسید
Hani şu kadın gibi..Eşeğin çiftleşmesini gördü de dedi ki:Amanın,şu tek erkeğe bakın!
همچو آن زن کو جماع خر بدید ** گفت آوه چیست این فحل فرید
Çiftleşme buysa bizim kocalarımız,bizimle çiftleşmiyorlar,içimize aptes bozuyorlar.
گر جماع اینست بردند این خران ** بر کس ما میریند این شوهران
Bayezid,imanın bütün şartlarını haiz..Aferinler olsun bunun gibi tek aslana!
داد جمله داد ایمان بایزید ** آفرینها بر چنین شیر فرید
Onun imanının bir katrası denize gitse deniz,o katrada gark olur.
قطرهای ز ایمانش در بحر ار رود ** بحر اندر قطرهاش غرقه شود
Nitekim bir zerrecik ateş,ormanlara düşse o zerre,bütün ormanları yakar,yok eder.3395
همچو ز آتش ذرهای در بیشهها ** اندر آن ذره شود بیشه فنا
Padişahın,yahut ordunun gönlündeki hayal gibi.O hayal de hayaldir ama savaşta düşmanları mahveder.
چون خیالی در دل شه یا سپاه ** کرد اندر جنگ خصمان را تباه
Muhammed'in yüzünde bir yıldızdır parladı,kafirlerin,çıfıtların gevherleri yok oldu.
یک ستاره در محمد رخ نمود ** تا فنا شد گوهر گبر و جهود
İmana erişen aman buldu,imana gelmiyenlerin şüphesi iki kat oldu.
آنک ایمان یافت رفت اندر امان ** کفرهای باقیان شد دو گمان
Önce gelenlerin halis küfrü kalmadı da yerini ya müslümanlık tuttu,ya korku..
کفر صرف اولین باری نماند ** یا مسلمانی و یا بیمی نشاند
Bu da hileyle suyu yağa karıştırmaktır.Bu örnekler,nurun zerresine eşit olamaz.3400
این به حیله آب و روغن کردنیست ** این مثلها کفو ذرهی نور نیست
Zerre,bir cisimden ayrılmış,küçücük bir parçadan başka bir şey değildir.Zerre,taksim kabul etmiyen güneş olamaz ki.
ذره نبود جز حقیری منجسم ** ذره نبود شارق لا ینقسم
Zerre demekte bil ki gizli bir muradım var.Sen,denize mahrem değilsin,ancak köpüksün şimdi.
گفتن ذره مرادی دان خفی ** محرم دریا نهای این دم کفی
Şeyhin parlak iman güneşi,şeyhin can doğusundan yüz gösterse,
آفتاب نیر ایمان شیخ ** گر نماید رخ ز شرق جان شیخ
Bütün aşağılık alemi ta yerin dibine kadar hazine kesilir,bütün yücelikler alemi,yemyeşil cennete döner.
جمله پستی گنج گیرد تا ثری ** جمله بالا خلد گیرد اخضری
Onun aydın nurdan bir canı var.Hor hakir topraktan bir bedeni.3405
او یکی جان دارد از نور منیر ** او یکی تن دارد از خاک حقیر
Şaştım kaldım,acaba o,bu mu,yoksa o mu?Söyle,bu işte müşküle düştüm.
ای عجب اینست او یا آن بگو ** که بماندم اندرین مشکل عمو
Kardeş,eğer o,bu ise o nedir ki yedi kat gök,onun nuriyle dolmuş.
گر وی اینست ای برادر چیست آن ** پر شده از نور او هفت آسمان
Yok..o,bu değilse dostum,şu beden nedir öyleyse?Acaba bu ikisinden hangisi,o kim?
ور وی آنست این بدن ای دوست چیست ** ای عجب زین دو کدامین است و کیست
Bir kadının,kocasına eti kedi yedi demesi,kocasının,kediyi terazide tartması,kedinin yarım batman gelmesi üzerine a kadın,et yarım batmandı,biraz da fazlaydı.Eğer bu etse kedi nerde,yok,bu kediyse et hani demesi.
حکایت آن زن کی گفت شوهر را کی گوشت را گربه خورد شوهر گربه را به ترازو بر کشید گربه نیم من برآمد گفت ای زن گوشت نیم من بود و افزون اگر این گوشتست گربه کو و اگر این گربه است گوشت کو
Bir adamın bir karısı vardı. Pek hilebaz,pek kötü huylu ve yol kesici bir kadındı.
بود مردی کدخدا او را زنی ** سخت طناز و پلید و رهزنی
Adam,eve ne getirirse harcar,telef ederdi. Adam da sesini çıkarmazdı.3410
هرچه آوردی تلف کردیش زن ** مرد مضطر بود اندر تن زدن
Bir gün adam,konuğunu ağırlamak için yüzlerce sıkıntıyla biraz et aldı,eve getirdi.
بهر مهمان گوشت آورد آن معیل ** سوی خانه با دو صد جهد طویل
Kadın onu kebap edip şarapla sildi,süpürdü.Adam gelince de düzensiz sözlerle hileye başladı.
زن بخوردش با کباب و با شراب ** مرد آمد گفت دفع ناصواب
Adam dedi ki:Konuk geldi.et nerde?Konuğa yemek çıkarmak lazım.
مرد گفتش گوشت کو مهمان رسید ** پیش مهمان لوت میباید کشید